3
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
174
Okunma
Mağrurluk ruhumuza, bağdaş kurup yerleşmiş
Ağzımızla kuş tutsak, işlerine gelmiyor
İşte gerçek şiir bu egosuyla birleşmiş
Gurur antikalaşmış, biri gelip silmiyor.
Kafiyeyle kavuştak, oturmuş mu oturmuş?
Üçü dörde yaslayıp, sarmaş dolaş yatırmış
Bakış, akış, yakışla, işi sona getirmiş
Bilmezlikten gelenler, bilseler de bilmiyor.
Ödünç alıp vermeler, puanları getirir
Okumadan beğenmek, işi hepten bitirir
Kalıplaşmış yorumlar, Kaf dağına yetirir
Anlık günlük yazılan, akıllarda kalmıyor
Hecede madde mana, hesap kitap işidir
Yaşamadan yazılan, gönüllerin kışıdır
Kibirde abidelik, acemilik aşıdır
Atıp tutmayla pişmez, damak tadı bulmuyor.
Derler ki beğenmeyen, bildiği yolu tutsun
Destan gibi döşeriz, isteriz herkes yutsun
Emrah Veysel de kimmiş, geleneği unutsun
Sayı tamam desen de, olmuyor be olmuyor.
Hani insafa gelip şurda hata var desem
Hava birden bozulur, kar yağar püsem püsem
Üstelik bu uğurda, küfür hakaret yesem
Köpürüp de kızıyor, inadından yılmıyor.
Necati’yim burada seçilmek değil derdim
Ben şiire bir ömür, altmış yıl gönül verdim
İçimle dışım birdir, bohçamı yere serdim
Laf olsun torba dolsun, beni mutlu kılmıyor.
Necati OCAKCI -22.02.2025-
ANTALYA
5.0
100% (8)