Şu maddeci köhne han’dan elbet göçer gideriz.
Takvimlere gâzel ektik,güz geldi bak, hederiz.
Sen! bir "sùret" ben! bir "hiç" im âhiri resmederiz.
Deme! Sus-pus, durgun hâlim, heyhat! bedel ödüyor,
Deme ki, ben pes eyledim, hayat devam ediyor.
Avazını taş’a çalıp, gâm’a döktün külünü,
Muhabbete susadıkça, dem’e çektin dilini.
Satır satır,
hece hece nakşederek alın’ı
Esrarengiz haberciler bil! gölgeni güdüyor.
Deme ki,ben pes eyledim, hayat devam ediyor.
"Su " arkını döver geçer "
zaman" ferini biçer,
Gözlerinin pınarından hâyaller buğu içer,
Gün gelir kekilinden bem
beyaz kuşlar uçar,
Farzet Kelebek canlısın mühlet "bir gün"bitiyor,
Deme ki,ben pes eyledim,hayat devam ediyor .
Dost bildiklerin hoyratmış, aldırma bu da geçer.
Avcı nâmlusuna düşen Ceylan sekerek kaçar.
Sakın haa! dermândan düşme, hoyratlar bayrak açar,
Ömür çetrefilli yolda ,yol çatallı gidiyor.
Deme ki, ben pes eyledim, hayat devam ediyor.
Cam levhâda maphustasın,dokunsam! sitem akar,
İlaç için iki lâf et,desem! sözlerin yakar.
YÂR kapısı "kâr " kapısı, git artık etme zârar,
Şu maddeci köhne han’a düşen ziyân buduyor
Deme ki, ben pes eyledim, hayat devam ediyor.