Sessizlik
Güne karışamadım ve alışamadım geceye
Ellerim ceplerimde topaç gibi dönüyorum beynimde Sıkı sıkıya sarılıyor zaman ve ölüyorum İşin tuhafı bu ölümümü de hatırlıyorum Matruşka bebekler gibi iç içe çığlıklar Bir tanesi en çok benim Sessizce ölmem gerektiğini söylüyor hayat Bunu defalarca bana öğrettiğini Neden elin yok o an elimde ve neden hiç bir kapım? Karanlık sadece günahları gizler Gün ışığı işler pervasızca Güne karışamadım ve alışamadım geceye Hiç bir yüze tutunamadım örneğin Senin için sökmüştüm mührü Bir uçuruma hicret bakışlarımdaki Biliyorum daha sessiz olmalıyım Ama sessizliğim hep aynı yerinden kanıyor Yalnızlığımdan içmeden beni tanıyamazsın Nasıl ölmem gerektiğini defalarca öğretti hayat Nasıl yaşamam gerektiğini hiç |