3
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
327
Okunma
Zavallı ruh, günahkâr toprağımın canevi,
Olmuşsun baş kaldıran güçler elinde köle;
Niçin yanar içinde dert ve yokluk alevi,
Oysa dış duvarların süslü boyalı böyle?
Günlerin sayılı da bu çürüyen konakta
Niye harcarsın ona sen varını yoğunu?
Mirasına aç gözlü böcekler konacak ta
Ne süs kalacak ne şan. Budur bedenin sonu.
Sen artık uşağının yitirdiğiyle geçin,
Seni yüceltsin diye o erisin, yok olsun;
Kof saatlerini sat sonsuzluk almak için,
Dışın yoksul düşsün de için servetle dolsun.
Sen de ölümle beslen nasıl ölüm can yerse,
Ölmek bitmiş demektir ölüm ölür giderse.
William Shakespeare Sone 146
Nazire
Bedenler ruhsuz maskot ruh toprağa bedevi
Derin düşler beynini kemirecek hep böyle;
Alaşağı etmeden kaf dağındaki devi
Yoksa yalanlarınla avut kendini öyle
Günleri say gecesiz uyuduğun kucakta
Kendince kurgulayıp oynadığın oyunu
Üzerine gezdiğin kara yer bozacak ta
Nasıl doyuracaksın aç koyduğun ruhunu
Varsa biriktirdiğin onlardan harca geçin
Yedirip içirdiği vücud toprağın olsun
Mirasçı ne gönderir sana sonsuzluk için
Kara yere girmeden göğsün imanla dolsun
Sen de ölümü dirilt, nasıl toprak gül yerse
Bahar gelir dirilir yer tohumu severse
Mustafaoğlu İlyas
5.0
100% (7)