Issız gözyaşı sızılarıyla bir mateme
Kundaklıyorum
gözlerinin raks eden mumlarını
Çöllerde kağıtlardan uçaklar
Kumlara neden karışmaz bilinmez
Yıldızları seyredaldığım kadar

Lâl bir lisana alfabe dizmek gibi
Karmakarışık aklımda seni telâffuz etmek gibi
Yardan utanan bir şarkıdır
Kesik bir sözden içerlediğim

Mavi bir kelam incinmişliğinde neye yanar
bir şarabı
Darmadağın bir selvi de
Öfkeler korkularla çelişirken
Vurdumduymaz bir ağıt yükselir şiirlerde
Ateş altında yürek yanar
Yaren ağlar bir bilmeceye
Cevaz vermek bir ağaca yaslıyken bu şehirde
Gölgeler aynalara çarpar durur
Ölüm kanterli bir sevişmeyle
Neye kanat çırpar kuşlar
Sökemeyen bir yarayı bir çivide sığmak
Teneffüs ederken bir kan damar damar üstünde nazarı
Işıklar sobelenen bir karanlığı bulutlarda gezdirir
Zamansız bir kıvraklıkla tecessüs bırakır
Altınlara
Endişesi uçurum derinliğindeyken

Tutarlı bir kül yakarken kendini bir kez daha
Aklımın cehenneminde

Vurulmuş sanat sanar ve sınar kendini
Aşkın elbisesi kirliyken
Huzurda mimlenmiş bir yazgıyla
Sözcük imecesinden d/okunan
Doğrular göreceliyken
Yalanlar serzenişli...

İmkansız küskünlükler
El üstünde gezen delikonuklarla
Ve dedikodularla
Bu şehri kirlenmemiş istiyordu çünkü birileri
Genzinden yakan bir zafer türküsüdür şimdi ha
Haritası bozuk çilingir altlarına medcezirli

Feri inmiş bir yaraya
Balıkmış denizde oynak
Belki de damarı kesik bir intihar sevinci
Çığlıklarda
Savaşlar sertliği aşan el kurdelelerinde
Sana atfen bir yorgunluk iddaasıyla...


Gezgin imgeler...