Okuduğunuz
şiir
23.8.2024 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Mevt'i Âşk
Ey Rahmanım! Dinsin yalan dünyanın yaşı; gelsin, insin gönlüme Hakikat aşkı!
--Belki yeniden doğarsın bana Tükenmişliğin ay parıltısından sızarsın can(ım)a--
‘’Gafletin gömleği sarılmış tutunmuş damenime Bir anlık lafzından gölgelense ellerim Söz söyletmem ecrinime!’’
Saatim saniyeleri -- sen sen sen-- diye vururken saliselerde benler tüketirim Gidemem! İçsiz bir sevdanın dışından sarkılırken Gelecek günün ne zamanda yazıldığını bil/e/meden Biriktirdiğim hasretle diz çökerim takvimlerime --Ne zaman ne zaman ne zaman—diye Tü-ke-ne-mem!
Dudaklarım –vah vah vah- zikrindeyken Sağır hisler vakumlar nefesimi Konuşamam! Miracımdan sarılırken en halis dualarıma Karanlığımın çöküntüsünden Bir mum dahi uğramaz umuduma Sensizliğin yollarını ark ederken kendime Bilsem de gel(e)meyeceğini yakarırım --Gel gel gel-- diye… Sab-re-de-mem!
Yürüyen vaktin haciz kollarına ünlenirken --sev sev sev-- diye Zalim okun nişangâhından kaçarken Zahir aşkın sevdasına tutulurum Göçemem! Oltaya düşmüş balığın sahra kuraklığında Fırtınayla savrulan kum tanesi hiçliğinde yalvarırım --Öldür öldür öldür—diye Öl-e-mem!
-Ervah-ı ezelden yazılmış kelâm Kıldan ince boynum karşı duramam-
Ey yâr! Sorguçların aklandığı günlerden Nefsime kırbaç oldum ne çare
Ah Mevt-i âşk Ya gel! Harlansın ateş âşk’ım nârından Ya Git! Kül olsun maşuğ’un yürekcağzından!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Çok uzaklardan bir o kadar da gönle yakın olan, aciz beni bensiz bırakmayan bir dosttan geldi mesaj… Bursa’da ikâmet eden isminin anonim kalmasını isteyen ve beni eğitmekten mutluluk duyan Değerli Hocam… Bu güzel analizi dostlarla paylaşmadan duramadım affola… Sizin değerli tavsiyeleriniz ve fikirleriniz bana ışık olmasaydı kısırlığımı aşamayacaktım ve hâlâ çok kat edeceğim yol var. O yolda sizin ışığınıza ihtiyacım var. Selam ve saygılarımla..
''Ve sonra.. Gecenin bir vakti, gözlerden uzakta, ay ışığına bakıp iç geçirerek başını hafifçe eğen şair fısıldar kalemin kulağına. Türk edebiyatında tasavvufi yapıya sahip olan şiirini yazmaya başlar usulca. Çaresizliğini, yorgunluğunu, duygusal bitkinliğini, özlemin doruk noktasını görürüz yazdığı her satırda.
Daha önceleri sımsıkı sarıp oluşturduğu duygusal bağları tazelemek için yeniden doğuş temasını metafor olarak kullanır. Şiirin öznesine zarif bir seslenişle dilek ve ricada bulunarak işlemeye başlar ilk dizelerini.
'' Belki yeniden doğarsın bana Tükenmişliğin ay parıltısından sızarsın can(ım)'a'
Ay ışığı genelde sessizlik dinginlik huzuru çağrıştırırken mevt-i aşk da zaman olarak kullanılmış. Bir vakti (ki bu vaktin gece olduğu aşikar)ifade ediyor. Sızmak kelimesiyle can'a çağırmasıyla bir davette bulunuyor şairimiz ilk sözcükleri hassasiyetle yüreğinden bırakırken.
Kendisi için asla unutmak istemediği, şiir başlığından da anlaşıldığı üzere bedeninin geri dönmeyeceğinden emin olduğu yani fiziksel bir karşılaşmanın mümkün olmayacağını bildiği halde (ki biz bunu başlıktan çok net anlıyoruz dönüşü olmayan bir gidişin, ayrılığın varlığı söz konusu) yine de bir umutla onu görebilmenin aslında onu ölümsüz kılmanın ya da bir şekilde unutmamanın, tekrar tekrar hatırlamanın yollarını arıyor. Çünkü şiirin öznesinin belki kendinde oluşturduğu eksikliği tamamlamak adına belki de ona duyduğu bitimsiz ihtiyacı bir nebzede olsa gidermek için fiziksel olmasa da ruhsal bir güçle hayatına bir şekilde dokunmasını istiyor. Bu da ancak ya bir hayalle olur ya da bir düşle .
Yaşanılan içsel deneyimini kişisel bir üslupla kelimeleri itinayla seçerek dışarıya biz okuyuculara yoğun bir şekilde aktaran şairimizin sadece okuduğumuz ilk iki mısrasından kaleminin ne denli kuvvetli olduğunu görüyoruz.
Lirizmin tüm öğelerini doruklarına kadar çıkaran şiirin tamamını derin bir okuyuşla incelemeye alırsak şayet bunca duygu yükünü hafifletmek epey bir zaman alacak.
Şimdilik bu kadarıyla yetinmeyi yeğliyor şairimizin ömrüne bereket diliyorum güne hakkıyla gelen değerli kalemi kutluyorum.
Güne son derece yakışan muhteşem güzellikteki şiiriniz için gönülden kutluyorum tebrikler üstâdım. Hep zirvede kalmanızı ve ilhamınızın dâim olmasını diliyorum. Sonsuz selam, sevgi ve saygılarımla. Allah'a emanet olun.
Sevenlerin şiiri olmasaydı, nasıl ne şekil ağıt yakabilirdi sevdiklerine...
Ölenle ölünmüyor derler ya, yok ölenle ölünüyor, bir kaç damla yaşın, akın,tenindeki rengin, etinden bir parça, kemiğinden ışığın senden gidip giriyor o toprağa. Gitmeseydi onlar o toprak altında mutlu ve huzurlu olabilirler miydi ... Bak işte huzurlular ki, bizden götürdükleri ile, hiçbiri geri gelmiyor. Biraz şiir olup, biraz şarkı, çokça ah ve dua olup bizimde dilimizde, yüreğimizde yaşıyorlar.
Ruhun yarasından Hasret ağrılı binlerce sorudan süzülen terdi şiir Hayat hem zorlar daha çok daha çok batar içine içine bıçak gibi comleler Bıçağın ucunda yaraya hem merhem hem kangren eden pas zaman
Teşekkür ederim şaire... Haklısınız en büyük eğitmen acılar ve acılarımıza katlanabildiğimiz kadar büyüyoruz. Her zaman verdiğiniz destek için teşekkür ederim ayrıca...
Teşekkür ederim şaire... Haklısınız en büyük eğitmen acılar ve acılarımıza katlanabildiğimiz kadar büyüyoruz. Her zaman verdiğiniz destek için teşekkür ederim ayrıca...
Derinden de derin bir özlem ve bu özlemin koyuluğunda acı çeken bir yürek var şiirde. Sancılı bir yürek.
Özlediğinin gelemeyeceğini bilen ve ona kavuşmak için gün sayan adeta. Böyle durumlarda da geçmek bilmez zaman bir türlü. Zordur çok sevilen birinin gidişiyle yeniden umuda tutunabilmek Yaşamak olgusunu yerine getirebilmek Ondan kalan boşluğa düşmemeye çalışarak ki bu çok zordur yürümeye çalışmak
Özlenen kişiye kavuşmak için bir dua gibiydi şiirin bazı cümleleri Şiirin kime yazıldığını bilmiyorum alttaki yorumlara da bakmadım. Ama giden kişi candan can ise hepsinde de sancımaz mı yürek
Çok etkili ve duygusu yüksek bir şiirdi. Zaten gerçekten yaşanan bir özlemi bir kederi dile getiren şiirler anında belli ediyor kendini Çünkü duygusu okurun yüreğine kadar geliyor.
Allah gönlünüze genişlik ve İnşirah ferahlığı versin dilerim kıymetli şair Aren
şiirin hissettirdiği duyguyu, acıyı ve özlemi en iyi şairi bilir.(yaşayan)
sayın Amelia poulain yorumuna vermiş olduğunuz cevaba istinaden bu şiirin annenize ithafen yazıldığını anladım ve buradan yola çıkarak aşağıdaki naçizane yorumu bırakıyorum.
''annen yok, kimsen yok'' Doğan Cüceloğlu sanırım o yokluğu en iyi anlatan cümle bu olsa gerek.
anne sevgisi hayatın ilk ve en sıcak kucağıdır. bebeklikten yaşlılığa dek süren bu sevgi, bir okyanusa benzer. anne, çocuğu için her zaman var olan, koşulsuz seven, koruyan ve destekleyen bir limandır.
sevgi, fedakarlık, özveri ve şefkatin yegane adresidir. bu sevgi kelimelerle ifade edilemeyecek kadar derin ve anlamlıdır.ne yazılsa az gelir.
sonuç olarak anne sevgisi, hayatın en değerli hazinelerinden biridir. bu sevgi, insanı yaşama bağlayan, onu güçlü kılan ve mutluluğa ulaştıran bir güçtür.
ölüm ise hayatın en zor gerçeklerinden biri ve özellikle bir annenin kaybı, kolunuz, kanadınız kırılmış, kalbinizden binlerce parça kopmuştur. hayatımızın en önemli figürlerinden biri eksilmiştir artık. şefkati, sevgisi ve destekleyici tavrıyla hep yanımızda olan o büyük güç yoktur artık. onun eksikliği hayatın her alanına sirayet edecek, giderek koyulaşan özlemi zamanla daha da büyüyecek, hatıralar canlanacak ve geçmişteki güzel anların özlemi daha da derinleşecektir.
belki de en çok hatırladığımız, onun sesi, gülüşü ve bize öğrettikleri olacaktır.. günlük hayatta karşılaştığımız zorluklarda ya da mutlu anlarımızda onun yanımızda olmasını, desteğini ve rehberliğini hep arayacağızdır.
dua ve yakarışla başlayan, ulvi bir sevgi ve özlem teması etrafında dönen şiirin her dizesinde, sevginin getirdiği derin mutluluk ile ayrılığın getirdiği ıstırap arasında gidip gelen duygular güçlü imajlarla ifade ediliyor.
hakikat ve gerçek bir sevgi arayışı, yeniden doğma ve tükenmişlikten kurtulma isteği , farkındalığın kaybedildiği anlar ve gaflet.. aşkın insan ruhundaki olağanüstü etkisi .. yalnızlık ve çaresizlik, içsel çekişmeler.. aşkla dolup taşarken bile insanın en sevdiğinin yokluğunda yaşadığı ruhsal travma ve çöküntü ..
şiirde şekil ve anlatım güzelliği kelimelerin nasıl düzenlendiği ve duyguların ne şekilde aktarıldığı ile doğrudan ilişkilidir. şiir, hem biçimsel özellikleri hem de içsel derinliği ile okuyucu üzerinde güçlü bir etki bırakabilir. hayal gücünü ya da yaşanmışlık hikayelerini besleyen imgeler, ahenk ve ritim, okuyucunun metne bağlanmasını sağlar.
duyguların, düşüncelerin ve hayallerin iç içe geçtiği bu şiirde iç çekerek, derin derim nefesler alarak hüzünlü bir atmosferin içine çekildim.
sevgili Aren şairin hissettiklerini kendi ruhumda da birebir yaşadım. acınızı paylaşır en iyi dileklerimi sunuyorum kıymetli abim. en güzeliyle selam olsun. 🙏🌹
Ev sahibimiz geldi teşekkür ederim çaylar için kardeşim... Ve katılıyorum sana boran kardeşim, Ely Hanım çok mütevazı davranıyor ve şaşırtıyor beni ön görülemez davranışları var gibi;)
Hepinize hayırlı vakitler ben işe gidiyorum... Ve nur akıtan kalemlerinize, emeğinize sağlık...
Ev sahibimiz geldi teşekkür ederim çaylar için kardeşim... Ve katılıyorum sana boran kardeşim, Ely Hanım çok mütevazı davranıyor ve şaşırtıyor beni ön görülemez davranışları var gibi;)
Hepinize hayırlı vakitler ben işe gidiyorum... Ve nur akıtan kalemlerinize, emeğinize sağlık...
Ely Hanım hoş geldiniz demek ne kadar bana düşer bilmiyorum. Boran Kardeşimin adına diyeyim, hoş geldiniz. Çayımız eşlik edip aydınlattınız teşekkür ederim Alçakgönüllü bir açılım yaptınız ikna olduk diyelim lakin o Hüthüt'ü bulup soracağım;) Hayırlı günler dilerim...
Çay kokusu aldım affınıza sığınarak söz düşmüş dedim üzerime ,geldim ☺️
Sayın Boranın yorumlarını hangi şiirde görsem okumadan geçemem Emeğin hakkını fazlasıyla verircesine yorumluyor...takdire değer... Utandim ki onun yorumu altında Adım geçmiş 🙏☺️
Ben pek şiir yorumlayamam Çünkü okuduğum bir kaç kalem dışında anlayamıyorum açıkçası Ya şiirin yetersiz kaldığindan ya da kendimin yetemedigimden...
Sizin Aren bey, Basit dille yazmadığınız halde Bilmediğim anlamdaki kelimeler için Google'a bakmama gerek kalmıyor dizeyi tamamladığımda.. Bütünlük o kelimenin anlamını kazandırıyor..
Her insanın olduğu gibi Her şiirin de bir vücut dili Ses tonu Bir frekansı , titreşimi olduğuna inanıyorum
Ey gönlümün mavisi, yorduk seni affola! Kusur bizdendir çok kapalı yazdık şiiri. Öyle geldi öyle gitti… Yine o kadar güzel analiz ettin ki gönül mavimle kucakladım yorumunu, var olasın üstadım…
Ek edebileceğim üç yer var:
Giriş bölümü:
‘’--Belki yeniden doğarsın bana Tükenmişliğin ay parıltısından sızarsın can(ım)a—‘’
Burası ışık olabilir belki. Ben yazmasaydım bu şiiri açık gönüllülükle bende görmekte zorlanırdım, büyük ihtimalle göremezdim…
Ay, mecaz olarak gece ve gece de genelde uyuduğumuz vakitler. Burada sevgiliyi rüyaya çağırma var… ‘’Doğarsın’’ kelimesinin zıttı ölümdür… Belki buradan kaybedilmiş sevgiliden, yakından, anneden veya babadan bahsedildiği anlaşılabilirdi. Ölen insanın dünyaya tek geliş şekli sadece rüyadır. Bu da iğneyle Everest’i aşındırmak gibi olmuş itiraf ediyorum sevgili kardeşim…
‘’Ey yâr! Sorguçların aklandığı günlerden Nefsime kırbaç oldum ne çare’’
Burada Mevlâ’dan özür dileme; Sorguç, ak düşen saçlara kadar neredeydimin pişmanlığıyla nefse kükreme diyelim kısaca…
‘’Ah Mevt-i âşk Ya gel! Harlansın ateş âşk’ım nârından Ya Git! Kül olsun maşuğ’un yürekcağzından!’’
Burada da isim hususunda kararsız kaldım, bir müddet Mine’l aşk’a giderken, şiirin muhtevasına baki olmayan ölümlü (Aşk-ı mevt) aşkı daha uygundur diye düşündüm…
Güzel kardeşim, Ely Hanım nasıl hissetti beni şaşırtan o oldu… Bilemiyorum tepkisi ne olur? Ç_ay vaktinde bir çay karşılığında affına sığınarak sırrını sorsak belki bize anlatır…
Her zaman dua, saygı, sevgi ve yüreğimdesin kardeşim…
Ev sahibimiz geldi teşekkür ederim çaylar için kardeşim... Ve katılıyorum sana boran kardeşim, Ely Hanım çok mütevazı davranıyor ve şaşırtıyor beni ön görülemez davranışları var gibi;)
Hepinize hayırlı vakitler ben işe gidiyorum... Ve nur akıtan kalemlerinize, emeğinize sağlık...
Ev sahibimiz geldi teşekkür ederim çaylar için kardeşim... Ve katılıyorum sana boran kardeşim, Ely Hanım çok mütevazı davranıyor ve şaşırtıyor beni ön görülemez davranışları var gibi;)
Hepinize hayırlı vakitler ben işe gidiyorum... Ve nur akıtan kalemlerinize, emeğinize sağlık...
Ely Hanım hoş geldiniz demek ne kadar bana düşer bilmiyorum. Boran Kardeşimin adına diyeyim, hoş geldiniz. Çayımız eşlik edip aydınlattınız teşekkür ederim Alçakgönüllü bir açılım yaptınız ikna olduk diyelim lakin o Hüthüt'ü bulup soracağım;) Hayırlı günler dilerim...
Çay kokusu aldım affınıza sığınarak söz düşmüş dedim üzerime ,geldim ☺️
Sayın Boranın yorumlarını hangi şiirde görsem okumadan geçemem Emeğin hakkını fazlasıyla verircesine yorumluyor...takdire değer... Utandim ki onun yorumu altında Adım geçmiş 🙏☺️
Ben pek şiir yorumlayamam Çünkü okuduğum bir kaç kalem dışında anlayamıyorum açıkçası Ya şiirin yetersiz kaldığindan ya da kendimin yetemedigimden...
Sizin Aren bey, Basit dille yazmadığınız halde Bilmediğim anlamdaki kelimeler için Google'a bakmama gerek kalmıyor dizeyi tamamladığımda.. Bütünlük o kelimenin anlamını kazandırıyor..
Her insanın olduğu gibi Her şiirin de bir vücut dili Ses tonu Bir frekansı , titreşimi olduğuna inanıyorum
Ey gönlümün mavisi, yorduk seni affola! Kusur bizdendir çok kapalı yazdık şiiri. Öyle geldi öyle gitti… Yine o kadar güzel analiz ettin ki gönül mavimle kucakladım yorumunu, var olasın üstadım…
Ek edebileceğim üç yer var:
Giriş bölümü:
‘’--Belki yeniden doğarsın bana Tükenmişliğin ay parıltısından sızarsın can(ım)a—‘’
Burası ışık olabilir belki. Ben yazmasaydım bu şiiri açık gönüllülükle bende görmekte zorlanırdım, büyük ihtimalle göremezdim…
Ay, mecaz olarak gece ve gece de genelde uyuduğumuz vakitler. Burada sevgiliyi rüyaya çağırma var… ‘’Doğarsın’’ kelimesinin zıttı ölümdür… Belki buradan kaybedilmiş sevgiliden, yakından, anneden veya babadan bahsedildiği anlaşılabilirdi. Ölen insanın dünyaya tek geliş şekli sadece rüyadır. Bu da iğneyle Everest’i aşındırmak gibi olmuş itiraf ediyorum sevgili kardeşim…
‘’Ey yâr! Sorguçların aklandığı günlerden Nefsime kırbaç oldum ne çare’’
Burada Mevlâ’dan özür dileme; Sorguç, ak düşen saçlara kadar neredeydimin pişmanlığıyla nefse kükreme diyelim kısaca…
‘’Ah Mevt-i âşk Ya gel! Harlansın ateş âşk’ım nârından Ya Git! Kül olsun maşuğ’un yürekcağzından!’’
Burada da isim hususunda kararsız kaldım, bir müddet Mine’l aşk’a giderken, şiirin muhtevasına baki olmayan ölümlü (Aşk-ı mevt) aşkı daha uygundur diye düşündüm…
Güzel kardeşim, Ely Hanım nasıl hissetti beni şaşırtan o oldu… Bilemiyorum tepkisi ne olur? Ç_ay vaktinde bir çay karşılığında affına sığınarak sırrını sorsak belki bize anlatır…
Her zaman dua, saygı, sevgi ve yüreğimdesin kardeşim…
Sizden kaynaklı değil benim ruh halimin karmaşasından kaynaklı. Ben âşk şiirleri yazamam aslında, ta ki annem vefat edene kadar... Toplumsal ve sosyal şiirler yazardım. Eski üyeliğimden Ramazan Boran kardeşim bilir... İşte Anneme yazmak istediğim her şiir âşk'a evriliyor, sanırım benim aşkım annemmiş. Bunu da anlatamıyorum kendime neden diye? Okurlara nasıl anlatayım.
Hani şair demiş ya ''Annem'e şiir yazacak kadar şair değilim.'' Şairi şimdi anlıyorum neden diye...
Sizden kaynaklı değil benim ruh halimin karmaşasından kaynaklı. Ben âşk şiirleri yazamam aslında, ta ki annem vefat edene kadar... Toplumsal ve sosyal şiirler yazardım. Eski üyeliğimden Ramazan Boran kardeşim bilir... İşte Anneme yazmak istediğim her şiir âşk'a evriliyor, sanırım benim aşkım annemmiş. Bunu da anlatamıyorum kendime neden diye? Okurlara nasıl anlatayım.
Hani şair demiş ya ''Annem'e şiir yazacak kadar şair değilim.'' Şairi şimdi anlıyorum neden diye...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.