Zihnimin KaranlığındaGözlerinin oyasını işledim Gecenin tül yüzüne Özledikçe indirdim Özlem akan şakaklarıma Gözyaşlarım dökülürken yanaklarıma Hayalinin nefesini İnce bir meltem esintisiyle Değdirdim dudaklarıma Dudaklarımın susuna sesini bıraktım Sen gibi konuştum kuşlarla Andım seni Kara sevdamın karasına Kibrit gibi çaktım Çaktım da gözlerini Sen gibi baktım bana Yandım seni Kararan yüzüme bakışlarının huzmesi vurdu Aktım kendimden ılgıt ılgıt Vardım yine sana Sen çataklarına İçimi içinden geçirdim Sen gibi dokundum nakışlarda İlmek ilmek İşledim seni Kül gecelerden çıktım Güne söküldüm Söküldüğüm yerden Güneşe astım ıslak ruhumu Seni başlattım üşüyen tenimde Nakış nakış motiflendi gün yüzün Ben hasretin tütsüsünü En zift şiirlerle yaktım Sevda yanığım Yarası kalığım Yaktım da Seni tüttüm buram buram Yüreğimin en derinine ismini Sokak ismi gibi çaktım Yokluğunda suskun dil olup Kaybettim sözcüklerimi Hayalinin gözlerinde bulup Firari aklımın fermanına Seni verdim Bu gönlüm deli bir tay gibi adını adımlar odalarında Zihnimin karanlıklarında Söylediğin her kelam canlanır Yoldaş olur bana Çaresizce sen teri döken kalemimin ucunda Harflerin içinde sen olursun Yüzünde sen Yine uzun uzun b’aktım sana _beyhude&Barutcan |