1
Yorum
11
Beğeni
0,0
Puan
2013
Okunma
Siyahın lanetiyle kanırttı acımadan ciğerimi
Afaki orospuluğuna gizli ölümcül tuzağıyla göz kırptı sonra
Aydınlığımdaki işvekar libidolara
Kün esnemesiyle aralanıverince de yolumu kesen tüm günahkar nehirler
İtaatkar bedenini
Hiç düşünmeden
Daldırıverdi balçıklara
Kuzgun ruhum
.
.
.
"Varoluş kaosundaki derin düşünce…
Yaşam bağını zedeleyen güce katıştırılmış mutlak hegemonya…
Düşünce ve söz efendilerinin isim babalıkları yaşanan tüm acılara…"
…
Sus Marazlı orospu!
Bil ki anmayacağım adını bir daha yalnızlığımda…
Ve bil ki
İğfal etmeden önce o kokuşmuş cesedini
Delik deşik edeceğim arafta bir başına gezinen ruhunu
Şehvetimle dozajladığım kör iğnelerle
Zannetme ki can çekişiyor olacak o an bedenim
Dilim üzerindeyken dilinin isyankar nefesler soluyacağım
Ölü gamzelerine…
Soluksuzluğumdaki ıslaklık erken sabah çiğleri gibi ışıldayacak
Morarmış meme uçlarında damla damla…
Karanlık mağaralara çığıltı
Yarasa naralarıyla dalga dalga akıtacağım sonra yaşam zehrimi
Kansızlıktan buz kesmiş kasıklarına
Lanetler okuyarak…
DUDAKLARIMDAN O AN YAYILAN TEBESSÜMÜM İSE TÜM KAİNATA;
…
İLAHİ MUKADDERAT!
- Notafor -
Nefret katalizörlü yoğun bir aşk acısı çeken şair bu şiiri yazarken, mahremine mavi alevler saçıyordu yeleleri gümüş-i bir ejder ...
Sanki... Sanki şairin son dölyuvarlarını bir vedaya hazırlıyordu, karanlık gökyüzünde tek gecelik zifaf helalliği...
(Yıldıray KIZILTAN)