Gök delinir, yer yarılır
Kıyameti bekle bir gün!
Tenler toprağa karılır
Kıyameti bekle bir gün!

Akıp durur leylü nehar
Geçmektedir fasl-ı bahar
Gülün yanı başında hâr
Kıyameti bekle bir gün!

Rüzgâr dağıtır saçını
Zerk eder gam ilâcını
Zaman bölüşür acını
Kıyameti bekle bir gün!

Sur’a üflerken İsrafil...
Kılın kıpırdamaz gafil!
Neye güvenirsin sefil!
Kıyameti bekle bir gün!

Fecir vakti dolmaktadır
Yüzler bir bir solmaktadır
Can demini almaktadır
Kıyameti bekle bir gün!

Fırtınadır, diner elbet
Üste çıkan iner elbet
Her şey asla döner elbet
Kıyameti bekle bir gün!

Geride kalır aklımız
Kalmaz gizlimiz saklımız
Değişir bir gün şeklimiz
Kıyameti bekle bir gün!

Düşünce aşkın bayrağı
Su alır ömür zevrağı
Kırılır gönül mızrağı
Kıyameti bekle bir gün!

Her ne varsa yeksân olur
Tam sandığın noksan olur
Kaybeden hep insan olur
Kıyameti bekle bir gün!

Duyduğunda son ezanı...
Vakit çağırır hazanı
Canın terk eder kozanı
Kıyameti bekle bir gün!

Küle döndüğünde güller...
Aciz kaldığında eller...
Konuşamaz olur diller
Kıyameti bekle bir gün!

Ecel dadanır canına
Elem yetişir yanına
Hükmedemezsin an’ına
Kıyameti bekle bir gün!

Kırılır ömür kâsesi
Bozulur ruhun şasesi
Söner hayatın neşesi
Kıyameti bekle bir gün!

Vicdanın gözesi kurur
Çekilir yürekten sürûr
Meçhul bir ok seni vurur
Kıyameti bekle bir gün!

Çoğalmakta nisyanımız
Kullaradır isyanımız
Yara bere her yanımız
Kıyameti bekle bir gün!

Nasibin kalmaz dünyadan
Uzak kalırsın hülyadan
Uyanırsın bu rüyadan
Kıyameti bekle bir gün!

Sevda mülkü talan olur
Hakikatler yalan olur
Kapımızı çalan olur
Kıyameti bekle bir gün!

Puslanınca gönül camın...
Yitip gider insicamın
Nereye varır encamın?
Kıyameti bekle bir gün!

Viran evde baca tütmez
Hayat kısa, ömür yetmez
Son pişmanlık fayda etmez
Kıyameti bekle bir gün!

M. NİHAT MALKOÇ