12
Yorum
33
Beğeni
5,0
Puan
436
Okunma

Sen gelsen eylül rüzgarlarında
Razıyım bütün karanlıklara
Sen gelsen birden kaybolur yalnızlığım
Sabahladığım gecelerde
Ne suskun gecelerin sabahı
Ne ayrılıkların bir vuslatı var
Yıllar geçti hasreti sarmadı kollarım
Gelsen güler mi gözlerim artık
Yaşamak sensiz iğneli fıçılar gibi
Dert yağıyor gözlerime
İnandığım, kandığım dudaklardan
Yalnızlık sarmış dört duvarımı
Kuş kanatlarınca doluyor saçlarıma karlar
Bekle, bekleyebildiğin kadar seneleri
Sokaklarım kimsesiz , sağnaklar içinde camlar
Kar yağar belkide lapa lapa
Kimsesiz çocuklar üşür, yüreğim üşür
En derin yerinde bölünür uykularım
Rüyaların renkli bölümlerinde
Bir gecenin temmuz yangınında yanarken
Yetim mutluluğuma uzanıyor korkunun gözleri
Kara yürekte, isli lekeler gibi
Kederimden ağlarken
Ben hep seni yaşarım geceyarıları
Varsın tozpembe tütsün hayallerim
Sen olmasan da bacalarımda
Ne zaman seni anımsasam, ansam
Demiyorum
Hep hayalimde gözlerin senin
Seni konuştuğumda gözlerim dolar
Eylül sonlarını düşlerim
Yaprak dökümünde hüzün veren
Bazan hatıralarıma takılır
O mutlu düşler , bir de senin gidişin
Hiç bitmeyecekmiş gibi umutlarım
Seni beklerim, sevmek isterim her anımızı
Oysa o kahrolası ayrılıklar yok mu
Alıp götüren isli raylar ötesine, uzaklara
Gözlerim sensizliğe ağlar
Dalarım
O en güzel zamanlarımıza
Sessiz inlerim gecelerde
Verin geriye özgürlüğümüzü
Vurmayın ellerimize paslı kelepçeleri
Bırakın ki uzanayım
Bana muhtaç , sevgiye muhtaç
Siyah gözlüm, masum yüzlüme
Duyar mı ?
Nasır tutmuş yürekler ?
Verin geriye özgürlüğümüzü
Yaşam kaynağımı
Gözlerimi , yüreğimi, benliğimi
Geri verin bana
Özgürlük yazan pembe zarfta
Bir mavi gül elinde
Gülsün gözlerimiz
MASMAVİ sabahlarda
Günay Koçak
onüç. yedi. ikibinyirmidört
5.0
100% (21)