17
Yorum
46
Beğeni
5,0
Puan
632
Okunma
Düşer birgün yaprağımız eser de sert bir rüzgâr,
Deme hafız!
Henüz gencim, boşver daha vakit var...
Geldim, gördüm düşümü
Uyandım bir rüyadan
Aldım garip başımı
Gider oldum dünyadan.
Ne bildim,ne anladım
Ne çözdüm bilmeceyi
Dipsiz kuyuya saldım
Gündüzü ve geceyi.
Yürüdüm yalınayak
Hayatın yollarında
Kalbimi dağlayarak
Ağladım kollarında.
Verdim de alamadım
Karşılıksızmış emek
Kaybettim bulamadım
Vefada ölmüş demek.
Ölmeyecekmiş gibi
Zaman ile yarıştım
Göründü kabın dibi
Gidenlere karıştım.
Hazan vurdu bahçemi
Mevsimlerin suçu ne
Toparladım bohçamı
Beyaz bir bez içine.
Elveda hayatımı
Harcayıp çalan dünya
Gönder tahta atını
Gidemem yayan dünya.
Kundaklara belendim
Doğduğum gün ki gibi
Dedi, almaya geldim
Emanetin sahibi.
Beden toprağa girdi
Aç olana davet var
Ruhum huzura erdi
Kul olana Allah yâr.
Çürürken topraklarda
Etleri kemikleri
Kalmaz hafızalarda
Hicranî dedikleri.
Nûriye Akyol 23/4/2022
Görsel alıntıdır.
5.0
96% (26)
4.0
4% (1)