5
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
437
Okunma

Aynı gökyüzü çevreliyor bizi, bak yukarıya
Nasıl da söküyor şafak gün doğumunda
Ve kuşlar gün batarken geçerler sürülerle
Biraz da sevgi doldurmalıdır susamış yüreğe.
Halen göremez misin coşkusunu sislerin
Belki de bir patika yolda kalmıştı izin
Nasıl da parıldıyor gözleri bir çocuğun
Bırak gitsin şu uyku, şafakla bugün senin
Yeşillensin diye değil miydi öfken, sitemin
Bakmaklı olduğun gün, belki de son nefesin.
Nedendir içini kasavetle doldurmak anı
Her harcanışında yitendir o, var mı devamı
Halen ötelemelerin ardına saklanmak hazan
Umuda giden yolda iraden en büyük güç
Kuşan ki onu elbisendir, duygu, düşünce, davranış
Bırak başkalarını bırak, haydi kendinle yarış.
Var mı faydası bir başkasına öykünüşün
Kafanın içindeki zenginliktir düşün, düşünüşün
Ver elini emeğe, düş yollara yorul, terle, çalış
Sabır ile aş dağları, senindir doğacak gün.
Her birimize aynı değil mi şu derenin akışı
Bırak savursun rüzgâr, tozu dumanıyla bu akışı
Takılma sakın sislere ve güneş saklansa da
Baharı görmek arzunda gizleniyor hayat yarışı.
Gidenlere dövünmek nafile, dönmeyecekler
Doğmamış güne bel bağlamaksa anlamsız
Kendinde görebilmektir güzelliği, yankılanışı
Bardağın dolu kısmına odaklananlar gülecekler.
Şekillerin bir önemi yoktu, bak sen içeriğe
Kulak ver şarkısını söylerken çaya, dereye
Renklerin cümbüşünü görmemek ne mümkün ki
Haydi silkelen artık, sanki tozu arınmış kilimsin
Sanma ki bir boşlukta öylesine savrulup duruyoruz
Zamana mührümüzü vurmak içindi doğumumuz.
Ve o güzellikleriyle her mevsim baharcasınadır
Nereye bakıyor olduğumuz önemsiz, ayrıntıdır
Nasıl bakılacağını, hissedileceğini bilmeye odaklan ki
Güne değer katanlardan biri ol ve kendine samimi.
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (7)