24
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
1232
Okunma

çeşme’de urla’da ada’daydılar.
ve mektepli gençler izmir’e döndü.
can yücel sokağında miko
bazı bazı saz elli kız
kaptan köpek inceden caz
benim yaslı saçlı garson
yağlı rakı peynir beyaz
aklım kağıt gönlüm kalem
ha bir de şu zor başımda
dağlar kadar sevdanla yâr
geçip gitti koskoca yaz
şimdi bir patırtı ki sorma
cenap bey hâlinden mesut
"oğlum bak topun orda koş
koş getir ama ağzında tut!"
ahh aklımda tuta tuta
yorduğum mısralarım var
nere gitsem de bir sen yazsam
hangi seni nerde yazsam
hem nere baksam bir sen varsan
bu kentte bana her yer dar!
ki ben çok eski bir datça’da
şair’in bizzat evine de gittim.
bahçede sallanan koltuk
çaput bağlı rüzgar gülü
anıların o incecik külü
hava sakin. ölüm tuhaf.
hani şeyy...
tan’lık huyuma uysam da kalsam
huzurun uykusu kaçar
hem şarap şişesi onun
koltuk onun rüzgar onun
ağaç onun toprak onun
sükûn... sükûn...
hem de nasıl sükûn
gel gör yabancının önüne
bir kadeh mey bile koymazlar
gene ne varsa billahi
benim yaslı garsonda var.
ama ben senin kor kokunun
sessizliğini özledim
sesinin yâr’lık telini
elinin en varlık yerini
işte bir yerini
bir yemini!
yazmam lazım sabrım çok dar.
ki duramam gayrı ben buralarda
ah izmir mektepli gençlere döndü
şimdi kalksam da gelsem yanına
kan bağırdan ak kağıda döker mi aşkı
bir bakınca gözlerime
bir olup gözlerin ve hisar?
JD
naci en istanbul: ispanyolca. "ben istanbul’da doğdum.