Biraz öyle, hocam.

Ama biliriz ki, bu çark hep böyle dönmez...


Bu arada, umarım şimdi daha iyisiniz, değerli hocam.

Saygı, selamlar ve esenlikler çokça.

O "sabun" olmadığı için "ağlıyoruz" İlker hocam.

Teşekkür ederim naif yorumunuza.
Saygı ve selam ile.

Rica ederim, efendim.
Bilmukabele.
Teşekkürler, saygılar benden.

Muhakkak ki, doğruların bazılarına değil, hepsine evrensel olarak bakabiliriz. İnsanın sahip olduğu duygular, algı, deneyim ve özellikle yaşadığı coğrafya ve birikimle birlikte, nihayetinde hayata bakışı ve kişisel tercihlerine dair perspektifi özellikle önemli ve kıymetlidir. İnsanın özgür bir birey olarak yaşam tercihlerini belirlerken aslolan, muhakkak ki, bir fert olarak kendi özgürlüğünün başkasının sınırlarında bittiğini bilmesidir. Ve insan, bilgi ile fikir sahibi olur, aynı zamanda değişken bir yapısı vardır ki insanın, tercihleri zamanla yön değiştirebilir, zaten insanın belki de en asil ve saygı duyulması gereken yönüdür bu... Ki, bu sayede ilim ve bilim daha fazla kökleşerek insanlığa hizmet eder. İnanç ve yaşam tercihleri ne olursa olsun, insan için aslolan, kötülüklere evrensel olarak karşı çıkabilmek ve iyiliği tüm yeryüzüne yayarak, açlık, fakirlik ve ayrımcılığı ortadan kaldırmaya bilinçli bir şekilde destek olmaktır. Bir de toprakların katledilmesi ve ormanların yok edilmesi meselesi var ki, gelecek nesillere bırakabileceğimiz en kötü miras bu olsa gerektir. Lakin, maalesef, dünyanın tüm geri kalmış coğrafyalarına baktığımızda, fikir özgürlüğünden ısrarla kaçınılması ve eğitim seviyesinin olabildiğince minimum düzeyde tutulmaya çalışılması gibi bilinçli olduğunu düşündüğüm ve sömürüye dayalı vahim bir durum var. İşte bu duruma karşı, insanlığı belki de bilinçlendirmek için en etkili ve güzel yöntemlerden biri de, hiç kuşkusuz sanat ve edebiyattır. Belki de bu yüzden şiirler, bahsi geçen bu alanlarda dünyaca ünlü şairlerin şiirlerinde de sık sık görebildiğimiz gibi, hakikat temalı konularla düşünsel ve fikirsel olarak hep daha derin meselelere, özümseyici bakış açılarına yer vermektedir. Açlık, fakirlik, eşitsizlik, mağduriyet, savaşlar, ölüm, zulüm ve benzeri gerçekten insanlığın muzdarip olduğu konularda insanlığa güzel eserler bırakmak, gerçekten önemli diye düşünüyorum. Ve güzel sohbetiniz ve yararlı düşünceleriniz için çok teşekkür ediyorum. Saygılar sunuyorum.

Evet... dediğiniz gibi: önemli ve derin bir konu bu...

Ancak bazı doğrular evrenseldir, tıpkı insanın - hangi toplumdan gelirse gelsin - sahip olduğu duygular gibi. Buna karşın algı, deneyim, birikim ve hayata bakıştaki perspektif ve kültürel öğelerdir vs'dir farklılıklar, çelişkiler doğuran. Fakat bunun geliştirici olmadığı anlamına gelmiyor. Önemli oşlan tolere edebilmektir...
Ve yeter ki, varlığımızın kriptosu olan özgür benliğimizle ve önyarğısız bakabilme koşullarına sahip olabilelim...

Katkınız ve açıklamanız için tekrar teşekkür ederim, efendim.

Saygılar, esenlikler.

Aslında sizin derin bir sorun var dediğiniz noktaya tam da işaret eden bir ayettti alıntılamam. "kalpleri olup da gerçeği kavrayamayan, gözleri olup da göremeyen, kulakları olup da işitemeyen görünmez varlıklardan ve insanlardan..." ... Yani insanın fıtratında aslında o derinlik yani iyiliğe hassasiyet ve kötülükle mücadele hasleti var, lakin bu kavramlar insanlara boş şeylerle ve medyanın ve iletişimin de olanca etkisi ile unutturulmaya çalışıyor ki, neticesi maalesef güçsüzün ezilmesi ve dinmeyen gözyaşları... Nihayetinde şiirinizde de çok veciz bir şekilde ifade ettiğiniz gibi;

"Bu bellek dediğimiz şey
Kirli mi kirli, bir kütle mi?"

Ve kafaya takmaya takmaya... Kirlerinden arınamıyor maalesef dünya...

Fikre kapı açan bir şiirdi şiiriniz. Ve fikirler her eleştiriye ve yol göstermeye açık olmalı ki, insanın es geçmesine imkân bırakmasın hakîkat...

Saygılarımı sunuyorum.

Enteresan bir bakış...
Ancak, gerçek şu ki; bugün dünya korkulacak bir yer teşkil ediyorsa, her insanın üzerinde derin düşünmesi gereken ciddi bir sorun var demektir, diye düşünürüm.
Çünkü sonuçta - metafizikten bağımsız olarak - bu dünyayı cennet ya da cehennem kılacak olanlar yine bizleriz.

Fakat bireylere ya da kitlelere manipulasyon ve baskı yoluyla değil; eğitim, bilgi, diyaloğ ve saygıya dayalı iletişimle gerçekleştirmenin doğruluğuna inananlardanım...

Teşekkür ederim yorumunuza.
Saygımla, sayın Faik.




Düzenleme:25.5.2023 12:37:46

Teşekkür ederim, sevgili neneh.
Sevgilerle.

Unutmayı da unutsak, ne kalır bizden geriye, diyesim geldi, sevgili Alev-i hüzün.

Düşünmenin sorun olarak görüldüğü bir dünyada yaşıyoruz. Yakında, belki unuturuz...!

Teşekkürler sedanıza.

Sevgiler benden.