Bir gönül köprüsü kurmuştuk   
Kırk ikindi yağmurlarında ıslandığımız
Mutluluk köylerinin en küçüğünde
Bulutlar yanmıştı gökte şavkıyla
Kahır mevsimlerine girdiğinde izdivacımız
Bir yürek sesimiydi sesin?
Bir serçe ürkekliğinde akşamın.
Veda şarkısı mı yoksa ruhundan dile
Keman tellerininin senfonisi mi?
Gün doğumunda  sabahlarımın.
Köprüden sonraki ilk çıkışın mı?
Yoksa bakışlarımızın tanışıklığı mı ?

Berzah ülkesindeki  yaşanmışlıkdı belki
Nağmesini doğarken hissettiğimiz.
Tınısında tutsak duyguların.

Bize revize edilmemiş sevmeler sağla.
Bize gülüşler .
Kalmadı yeminlere inanmışlığım,
Bana gerçeği göster!
Bana dudaklarından,
Daha önce çıkmamış sözler.
Çiçekler der bize  gönül bahçenden
Daha önce kopmamış koklanılmamış.
Masum bir aşk emzir sol göğüsünden.
Ölmesin trajik  orkestrasında ritüelllerin,
Seremonik törenlerinde,kurban edilmiş, sevdalar yerine .

Bir gönül köprüsü kurmuştuk seninle
Kırk ikindi yağmurlarında ıslandığımız
Yıldızsız gecelerde.
Göz göz Bedirlenmiştik Ay’ la
Gözlerimiz sevişimişti sadece
Yıldızlarla her gece.
Gülüşlerinse  Güneş’e perdeydi gülünce.
Değmemişti bile henüz ellerimiz,
Günaha davet ellerimize.
Bulutlar yanmıştı gökte şavkıyla
Kahır mevsimlerine girdiğinde izdivacımız.

O yer, o diyar!
Gözlerden kalbe vuran
İşiten, duyan,
Şimdi Melekler bile nalan.
Ahan şurası!
  Ahan da şuram!
Yakar kavurur beni yar!
Bir mermi ağrısı sanki,
Binlerce yumruk sanki
göğsüme saydırılan,
Sokan bir yılan.
Ateşlerinde her hakikatın,
Yanıp durur her akşam.
Cayır cayır yangınlarında  ömrüm
Zaman mezarlığında hatıran.

Çıkmamış canımızda kaç kez öldük biz.
Aynası bugünlerde yüzümüze yansıyan Sevgiye susak çiçekleriydik, nasipsiz,
Fırat, Dicle boylarında kuruyan.
Kurulur mu bilmem. O yüce divan
Son düdüğü çaldığın da İsrafil,
Hazırlanırken Mizan
Çıkınca örtüsünden o yüce Sultan
Gölgesinde şiir ısmarlayacağım
Sana Meva’ nın,
Kul  varmı ki rahmetinden nasib almamış?
Kapatsa da kapıları yüzüne Reyyan.
Belkide makbuldur sitemi bir tövbekarın,
Dayan! Ey nefsi levvame dayan!
Korksun nefsi kuvvetinden o cevri şeytan
Secde et önünde kerimdir rahman.

Arzettik arzuhalimizi, karınca kadarınca
Her türlü müşkülü halleder Divan.
Varsa bir hakkımız alırız ellbet.
Dünya denen şu kurtlar sofrasında.
Kararsa da kalpler kararsa vicdan
Mahrum kalır mı insan?
Sultan Süleyman’dan bile almış karınca.
Mutlak görülecek her davan.
Huzurunda hakların
Hem handan, hem de nalan
Ya bir şabah,
Ya poem bir akşam
Kalem rükuya iner önünde o gün
Şiirler el pençe divan.
01.01.2023
Abydr