Kirimden arınmıştım kinimden de
Denden çektiğim her duygu şüphesiz ikramıydı aşkın
Bense aşina olduğum kadar yalnızlığa
Sensizlik ve sessizlik nasıl da tüy dikti
Tüyden hafif olması gerekirken ruhumdaki
O tahribat
Ve bir enkaza döndüğüm her duygu
Artçı sarsıntıların da infilak ettirdiği
Şu densiz yürek iklimi.

Mevsimdi ihbar ettiğim
Miadı dolmazken acıların
Hasretini çektiğim senden mütevellit nice rüya
Makber bildiğim şiirler
Ansızın doğabilmenin de müjdecisi iken
Varsın olsun keder yüklü kader
Varsın hibe ettiğim ömür
Varsın katlansın acılar

Münferit idim
İkircikli duyguların bütçe fazlası
Her taşan yürekten
Bentler aştığım kadar
Bedeller ödediğim fıtratı cümlelerin
Kâh sökükler içimden esen
Kâh yuttuğum hakaretler
Muhatabım iken
İlahi Adaletin zuhur ettiği her an ansızın doğan
Gün gibi geceyi b/ölen ihtirası iblisin
Meali yoktu işte serkeş yalnızlığın…

Bir tutam umut yüzüme çarptığım
Bir avuç yaşla ihbar ettiğim yasın muadili ne çok hece
Kekremsi sessizlik hizaya getiren
Bir imla hatasıymış meğer ismim
Gülüm/semenin doğası içimde g/izlediğim
Reşit ve eşit sevici gölgeler
Makberi damgalayan ruhum gibi
Mahşeri ifa eden sözcüklerden asılı yürek gibi
Nemalandığım her gün her yeni kedere takılı
Gözlerimden boşalan yaş gibi

Zan yüklü zalim ve iblisi refüze eden
Meleklerin kanatlarında yaşattığım umudun
Tefrikası
Münazara ettiğim bir yenilgi hatta bir yanılgı
Alıntı değildi bil ki benim bitimsiz sevgim
Çalıntı hiç değil dinmek bilmeyen hasretim
Yuhalandığım dünya denen cehenneme
Yaftalar yağdıran bir kibir ki
Recim edilen bir resmin kaç boyutu ise saklı
Sevecen bir minvalde
Fısıldayan gölgelerden seken bir taş gibi

Minvalinde aşkın bir yaratı olsa olsa
Bilinmezin aralıksız tahakkuk ettiği
Şu yitimde
Kazanılmış şu yalan zaferde
Baş koyduğum kadar aşka
Uzandığım o kabir
Varsın yaslı addedilsin benliğim
Neyse için için kemiren bir hatıranın
Daha müsebbibi olası bir mutluluğun hayali bile güzeldi, sevgili
Nasıl ki sen saklıydın hatırımda…