Şu Sarı Sıcak yaz aylarında
içimi serinleten bir sen varsın
Seninle birlikte sanki bir yağmur
Bir Yaz Yağmuru serpiliyor yüreğime
Şu yıldızlarla dolu gecede
Hayaller kuruyorum işte
Hayaller bile yetiyor o sıcak karanlıklarda.
Kim bilir böyle kaç geceyi kavuşturdum sabaha
Kim bilir geceler kaç kere duydu sesimi
Kaç kere ağladı arkasından sessiz çığlıklarımın
Ve kaç defa saygıyla diz çöktü beni bekleyen karanlıklara inat
Sonra;
Bir Gecenin bitip başka bir gecenin başladığı yerde sen karşıma çıkıyorsun.
Hayallerimi süslemekle kalıyor gerçekliğin
Oysa Sen kar kadar beyazsın
Ve senin beyazlığın iyi geliyor
Anamızın orak tutan kanlı ellerine
Bense,
Yalnız hayallerimde silebiliyorum paslı karanlıkları ellerimden,
Senin sayende.
Ve senin sayende senin sayende karanlıkta büyüyorum
yıldızları ise toprağın ölüleri sevdiği kadar çok seviyorum.
Biliriz ki ölüler konuşamaz
Ama dinlemek isterdim toprak hakkındaki düşüncelerini.
O kadar derindesin o kadar uzaktasın ki
Mesela uzak doğu asya da
Toprağı adımlıyorsun
Sebebi bilinmez
Sanki büyük bir iş yapıyormuş gibi ciddiyetle
Yada şuan bir savaştasın
Veya bir yabancıyla yan yana
Seni nasıl düşünürsem düşüneyim
Ne kadar uzakta olursan ol
Her zaman bir yaz yağmuru güzelliğinde geliyorsun
Ve korkutucu bir çölde öylece bırakıp gidiyorsun.
Her şey bitince sadece gözlerin kalıyor aklımda
Sonsuz yakamozlar oluşturuyor bakışların, ölü balıkların yatağında
Zihnim ise gömülüyor sıcak karanlıklara
Ve oluveriyor her bir yakamoz birer damla
Yüreğime düşerken ki sesi ise hala kulaklarımda