0
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
412
Okunma
GEL
Gel gönlünü toprak eyle
Değenler huzurla dolsun
Sözünü semaya daldır
Dinleyenler hayat bulsun
Aşkıyla vur bam teline
Gezsin hasret ilden ile
Her yıldız bir değirmense
Bunda öğüt buğdayını
Aşkı aldı bizden bizi
Hem savurdu közümüzü
Bilmeyen ne bilsin özü
Hep kabuktur sermayesi
Kır testini yürü hiçe
Hiçlik heplik denizinde
Bir ırmaktır sal sen seni
Kalmasın sen bu bizlikte
Aşktır hep aşk ayineler
İçler ateş dışlar ışık
Cezbeyle kördüğüm ipler
Çilesiz ev kırık dökük
Hey gidi hey Fuadoğlu
Kıldan ince yolun sonu
Aceb nolur ahvalımız
Ahir zamandır çağımız
Gel gönlünü toprak eyle
Nefret eken sevgi bulsun
Nefes eyle derya eyle
Hasta canlar şifa dolsun
Bilal Yavuz
ANLAYACAKSIN
Derinlemesine yaşayacaksın ömrüne armağan şu hayatı.
Çıtır çıtır yumurcak sesleriyle, serçe cıvıltısıyla...
İnançla, imanla yeşerteceksin içindeki vicdan çiçeğini.
Bahçeler soldurmayacak, güneşler açacaksın...
Pırıl pırıl yarınlar yoğuracaksın masum körpelere.
Sevdamızı yeniden, yeniden, yeniden doğuracaksın...
Gelişine yaşamayacaksın hiçbir sevgiyi!
Ekmeğinle, emeğinle, usulca büyüteceksin...
Aldın mı bütün kalbinle, verdin mi incitmeden, yıpratmadan, sahiden.
Yüreğini bağrına vura vura yaşayacaksın, saf umutla...
Hayaller yiğitliğin şanındandır kuğu gülüşlüm.
Kimseden utanmadan, inatla usanmadan, hayaller, hayaller, hayaller kurucaksın.
Dökeceksin kağıtlara ve kağıttan gemilerce bırakacaksın yaşam ırmağına.
Gecenin dertli mumları arasında, dertlerin güzelliğini şakıyacaksın.
Eşyaya, maddeye, çalıma köle olmayacaksın asla.
Köle olacaksan gökyüzüne köle olacaksın mesela, koşulsuz özgürlüğe, hür güzelliğe.
Deniz fenerleri olacak vefalı arkadaşın, ıssız uzakların yakın sıcaklığını duyacaksın rüzgarın şarkısında.
İlla kelepçe vuracaksan göğsüne, uçsuz bucaksız ufukları vuracaksın.
Koşacaksan yalın ayak, şahına kadar gerçek bir hevesle uçaksın.
Ulaşamasan da, denedim diyeceksin gönlünü gererek...
Sahiden denedim!
Ve doğrulara, dürüstlere, gerçeklere... Yenilgilerin bile zafer olduğunu o zaman anlayacaksın.
Meğer arayışmış aranılan, anlamakmış anlatılan...
Anladıkça ağlamayacak, ağladıkça anlayacaksın.
Bilal Yavuz
5.0
100% (3)