Oysa eskiden mutluluğa koşan kelebekler gibiydik
Gözlerin bende , ben bilmediğim mutluluklarda.
Yitik Eylül’lere gömüldü akşamlarımız
Sensizliği ağlarım her gece karanlıklara
Yokluğun damarlarıma yayılıyor, korkuyorum
Bu denli ayrılık meğerse en zoruymuş.
Hani masal dolu akşamlarımız mazide kaldı şimdi.

Mutluluk vardı ıslanırken bir zamanlar
Sonbahar yağmurlarında sırılsıklam.
Şimdi ; kabuslarım oldu çığlık çığlığa bir akşam
Susmuyor içimde anılar, susmuyor dudaklarımda
En koyu hüzünleri yansıtan şarkılar.
Umutla bekliyordum yarınları
Ne sen gelebildin, ne de ben sana...
Artık kalmamıştı içimde sabırdan bir nokta
Eylül ; ne çok canımı yakmışta bilmiyordum.

Sensiz geçmiyor zaman
Bir çığlık gibi dökülüyorum gecelere
Bütün yollar beni sana götürmüyor.
Gözlerini hatırlıyorum şimdi ;
Kadifemsi siyahında yaşamak vardı
Sevgiyle umutla bakan
Gözlerini hatırlıyorum.
Unutulmaz bir gündü o gün
Sen uzaklara esir, bense yüreğimdeki acıya
Hayatımızı prangalamıştı soysuzlar !
Farketmezdi suçlu- suçsuz o taş yüreklere
Oysa sayısız imkanlarım olsaydı
Şimdi sen de yanımda olurdun.
Yalvaran gözlerinde o gün
Bambaşka anlamlar vardı
Unutamam o günleri, unutmasamda
Bil ki ; dayanmaya çalışıyorum
İntikam için...

Erikler çiçek açtı akşam Güneş’im
Rüzgarlar bizi savurdu akşam Güneş’im.
Senin için güller açtı gece siyahı
Gözlerini anımsattı kadife bakışlı
Hayalimde de gelsen buraya...
Bahar gelir gözlerime akşam Güneş’im.

Aynalar seni yansıtır yüzüme
Yüreğimde ordu ordu acılar birikir
Sığınırım o an bakışlarının gölgesine ;
Hüzzamdan bir nağme çınlar kulağımda
Senin sesin, senin şarkın, senin yokluğun.
Teselli arayacağım her birinden...
Ama aylar geçecek alnımızda acı çizgiler
Saçlarımda beyazlarla, geri dönüş yok
Yaşayabilecekmiyiz seninle
Yaşanmamış günleri ?


Günay Koçak 18.07.2022