5
Yorum
27
Beğeni
5,0
Puan
995
Okunma
sabah bir araçtaydım
epeyidir hayatla arama bir aracı koymadan hareket edemiyorum
bu ifadeyi komik ya da ilginç bulmayanlar için
mağduriyet giderici kulaklarımı çektim
masamda duran şekersiz çayımı
şekerli içersem diye başımda bekleyen on beslenme uzmanı yirmi üç doktor bedenleriyle olmasa bile zihinsel olarak buradalar
onlar cezamı çok bilerek veriyorlar
nerede ne yapmam gerektiğini
yazan bir talimat zinciri esaslarıyla
kendimi bir ağaca ait sanıyordum
o ağaçta inci saklıydı
o da ruhumu yenisiyle değiştirmiş
hiçbir inci bu kadar ölmemeliydi
bilmek tuzu yerinde demek gibi bir şey
tuz en çok insana evcilleşmis kayaçtır
evcilleşmis bilgiye
muhtaç topluluklar onlardan olmayanı
tatsız bırakır
bir zamanlar başka bir adım vardı
ya da o ad fiyaskolar döktü
biri bunu görmüşse o ben degilim
Tarkovsky’nin Solaris’ ini izlememeyi tercih ederdim
uzaylı gözleriyle iç Anadolu’nun kıraç tepelerini izlemek
bu yabancılaşma hissiyle ağaçları ürkütücü bulmayı ve insanı ilginç bulmamayı istemezdim
dünya mars karşılaştırmasında
birinde türkü eksiği ve bozkır fazlası var
bir de yüzeyde yaşayanlar
çünkü alışmak bir yeri sevimli kılmaz
Ya da sahip olmadığınız bir isimle çağrılması
Mars’da evlenmek ne kadar saçmaysa
dünyaevine girmek de bir o kadar kayıtsızlık örneği
beslenme uzmanlarını taşıyan arabaları metal atlara benzetmek
sadece canı sıkılmış birinin yapabileceğidir
bu gezegene rağmen Seni seviyorum diyebiliyorsak
bu bir ezberdir
kimse kusura bakmasın
mitolojik atık çağındayız
bastırsın diye hoş kokulu mimesis
5.0
100% (6)