8
Yorum
29
Beğeni
5,0
Puan
850
Okunma
tenime doğan sert ayazlı sürgünlerin kanatlarında yeşiller
suda seken ömrümle bir akar
tutamam kendimi gözlerime değen kuşların yangınında
...
avunan düşler dağlarda fırtına
başları karanlığa değen güller susarken gövdemde
ağıtlara gebe dillerin coşkusunda üşür geceler
taze rüzgar gibi eserim bir çocuğun bağrından
aynadaki gölgelere
kalabalık suretlerin kumral aşklarında yutkunur kalbim
sesimde çığlık dalgaların ilmiği upuzun direnme
uykuların geniş yalnızlığında
yetişemezsem boy atan takvimlerin odalarına
sancılarıma kapkara duman iner
örtülür gözlerim
sessizliğin eteğinde sen kıyılarım
yalvaran gülüş
diz kıran günlere
bulut esintisinde bir yara daha
tenim terinde kırılır
hiçbir şehir kabul etmiyor bizi
kabul etmiyor karıncalarla dolu dağınıklığı
arttıkça deprem sızdıran ağızlar
sığınıyoruz mutluluğun ölü topraklar topladığı ay’a
ah vuruluyor kuşlar da
esmer şarkıların sırtını dayadığı duvarlarda
ben
iklimi değişen sabahlarda sayıklıyorum adını
elimde tükenişe kalan son başak
besledikçe buğulu camın ardında hayatı
ğöğsümde silüetinin ateşi avunan yanımda
ki
eski bir aşka öldüğümü söylüyor dağlar
kimse bilmezken baharın hatlarında beni
hadi bana kırmızı güller verin
.....
5.0
100% (9)