batı çıkışı -var gibi topraktan toprak olanlar göz ucu bakındık etrafımıza şöyle sözün dediğinde dillerin boyuna halkası çürümeyen boyunlarda yorumlamamaz çığlığın yüzü sessizlikleri boyanınca taşların kopmuyor kıyameti kahkahanın biz olmakla ölmeyen ben bazıdır anlamakların taşkın promili kanatlar peydahlanmazdı o gülümsemeden çözülmeden ayaklar sert gerçeklikten kaşları çatıktır çoğu anlatmanın sarılmasına beklentisiz mucize büyüdük çok duvarı perdeleyen cüsseye annem de iki boyutlu sınavım yarı deliliğin sirki sanki olanlar günlerin iplerinden diplere tırmanmadan düşenler gök sahipliğe soyunanların kitabına cezalı yapışkan kütlesinden hesaplanan umut ağacın içindeki adı teninden sızdırdığı iki yanı keskinlik ardını sürükleyerek giden biz şimdi seslensek onlara duyulmazdı yorumsal yanılgılarımızla şimdi |