Durmadan vurursun benle derdin ne Kahrettiğin gayrı yetmez mi felek Bilmem senin gücün bana mı yeter Benden başka işin yok mudur felek Tebelleş oldun başımdan gitmezsin Benle derdin davan nedir bilmedim Beni bırak bu canımdan bıktırdın Benden başka işin yok mudur felek
Senelerce avu kattın aşıma Acımak bilmedin gözüm yaşına Hırsın kinin nedir bende bilmedim Benden başka işin yok mudur felek Her gün inim inim inlemekteyim Kendi feryadımı dinlemekteyim Sende hiç din iman vicdan yok mudur Benden başka işin yok mudur felek
Helal olsun sana ömrüm bitirdin Beni türlü türlü derde yetirdin Beni ölülerden bin beter ettin Benden başka işin yok mudur felek Çoktan razı ettin beni ölüme Kimler dayanır ki böyle zulüm e Artık insaf eyle bırak yakamı Benden başka işin yok mudur felek
Sayende ben her gün ölüm beklerim Sabreyleyip günü güne eklerim Tek ümidim ölüm başka çarem yok Benden başka işin yok mudur felek * Ateşoğlu artık sözlerim bitti Ben kimim ki sana hesap sorayım Hiç olmazsa öldür bu işi bitir Benden başka işin yok mudur felek
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Değerli şairim sayfanızda yürek sesinizden gelen harika bir eser okudum anlam kurgusu ve duygusuyla tam anlamıyla güzel bir eser kaleminizden sayfanıza yansımış yüreğine ve emeğine sağlık nice güzel eserler sayfanızda görme dileğiyle kalemin daim ilhamın bol olsun selamlarımla kalın sağlıcakla
Bana ettiklerin canıma yetti Sayende bu yürek tükendi bitti Derdini çekerek yıllarım gitti Benden başka işin yok mudur felek
Bu hüzün yüklü dizelere bende bir dörtlükle eşlik etmek istedim efendim kabul buyurun lütfen. Feleğe sitem öyle güzel işlenmiş ki dizelerde bu güzel eseri yazan değerli kaleminizi yürekten kutluyorum gönlünüze, kaleminize sağlık. Huzurla, sağlıcakla kalın. Selam ve saygılar sunarım.
Bu güzel duygu seline, bir dörtlükte benim hediyem olsun. _____________________________ Sindire sindire erittin beni Dikenli tarlada yörüttün beni Gencecik yaşımda çürüttün beni Benden başka işin yok mudur felek ______ Resul Civcik "Ozan Resuli"
Kalemine yüreğine sağlık Ozanım. Selâm ve Duâ ile. Kal sağlıcakla.
Yüreğine sağlık çok çok güzeldi Vatan sevgisi imandandır, İnsan sevdiğini Allah için sevmeli, çok acıklıydı öğütler,sevgi ve özlem vardı, çok akıcı ve anlamlıydı,kutluyorum Üstadım Dua ve selamlarımla.
Şiirde; Dert, hüzün, çile, efkar... Ne ararsan var keder adına. Tabip ve çare ise ara ki bulasın. Felek ve talih bu durumda gülmeyen yüzün sorumlusu olarak dizelerde yerini almakta.
Ölmekle iş bitmiyor ozanım. Bir de alınan her nefesin hesabını vermek var öldükten sonra. Burada bilindik bir hikayeyi internetten bulup paylaşmak istedim:
Bir zamanlar, Doğu’nun şehirlerinden birinde, zengin ve varlık bir adam ölmüş. Haberciler ve tellallar şehrin sokaklarına yayılıp halka şöyle seslenmişler:
“Ey ahali! Bildiğiniz gibi Veli Ağa vefat etti. Önemli bir vasiyeti var. Ahiret hayatına alışabilmek için yardımcı arıyor. Kim mezarda geçireceği ilk gecede ona eşlik ederse, Veli Ağa’nın servetinin yarısı kendisine verilecektir.”
Tellalların onca bağırıp çağırmalarına rağmen, kimse bu ilginç teklife talip olmaya cesaret edememiş. Akşama doğru, şehrin en fakir adamlarından biri olan hamal, bakmış ki, elinde mal olarak bir küfe ve ipten başkası yok. “Hamal olarak yatar, ağa olarak kalkarım” diyerek koşmuş ve diri diri mezarda gecelemeye talipli olmuş.
Ertesi gün, genişçe bir mezar kazmışlar. Bir tarafına iyice kefenlenen Veli Ağa’yı bir tarafına da hamalı yatırıp mezarı kapatmışlar.
Az sonra sual melekleri çıkıp gelmiş. “İkisi de artık bize emanet” diye aralarında konuşuyorlarmış. Biri:
“Öyle de..” demiş. “Zengin olan zaten burada kalıcı, önce şu hamaldan başlayalım.”
Öteki melek bu teklifi makul görmüş ve hamalın başucuna gidip sorguya başlamışlar:
“Dünyada malın mülkün var mıydı?”
“Alay etmeyin” demiş hamal. “Sırtımdaki küfeden ve ipten başka bir şeyim hiç olmadı benim.”
“Öyleyse söyle bakalım” demiş melekler. “O küfe ile ipi hangi kazançla nasıl aldın?”
Hamal başlamış anlatmaya:
“Beş kişinin malını on kuruşa taşıdım. İkisini yedim sekizini sakladım. Ertesi gün de aynı işi yaptım. Böyle böyle para biriktirdim. Yemedim içmedim, ucuza taşıdım ve bunları aldım.”
Melekler:
“Olmadı” demişler. “Olmadı hamal efendi. Falancadan aldığın para hak ettiğinden çok azdı. Biz bunun hesabını ondan soracağız. Filancaya da çok ucuza taşımışsın, bunun da hesabını ondan soracağız”
“İyi ama..” demiş hamal. “Hakkettiğim parayı isteseydim, bana taşıtmazlardı ki…”
“Sen merak etme” demiş melekler. “Nasıl olsa ikisi de buraya gelecek, o zaman biz sorarız bunların hesabını.”
Ve sorguya devam etmişler:
“Sen bir daha söyle bakalım. Kazandığının ne kadarını yedin, ne kadarını biriktirdin?”
“Vallahi” demiş hamal. “Genelde hep yarı yarıya… On aldıysam beş sakladım, beş yedim. İki kazandıysam, birini kenara attım.”
“Olmadı” demiş melekler. “Bu iş hiç olmadı. Sen hem kendinin hem de çoluk çocuğunun boğazından kısmışsın. Hem kendi nefsine, hem de onların nefislerine zulmetmişsin. Bu günahtır bilmez misin?”
Hamal ne cevap vereceğini düşünürken kan ter içinde kalmış. Ve bütün bir gece melekler sormuş o kıvranmış, melekler sormuş o kıvranmış.. Nihayet sabah olmuş ve mezarı açıp onu dışarıya çıkarmışlar.
Hamal bakmış, kadı efendi dahil bütün şehir kabrin başına toplanmış. Hatta mehter takımı bile hazır bekliyor.
Kadı, mezardan kendisini dışarıya atan hamala:
“Aferin hamal efendi, kimsenin cesaret edemediği bir işi yaptın. Ama mükâfatını da göreceksin. Artık zengin bir adamsın.”
Halktan bir alkış ve ‘Yaşasın’ kopmuş.
Hamal:
“İstemem! İstemem! Vallahi istemem!” diye bağırmış. “Ben, bir iple bir küfenin hesabını sabaha kadar veremedim. Onca servetin hesabını nasıl veririm? Kim isterse o alsın. Hesabını da alan versin!”
İnsan bazen fakir olur, garip olur. En azından hesabı kolay olur. Sonsuz bir ömür mutlu geçsin de çok zor olsa da sabrederek katlanmak gerek şu dünyadaki eziyetlere.
Lafın özü öyle Rabbim canımı alsan da kurtulayım falan demek yok bir dahi. Çünkü ruh bedenden ayrılınca sadece ölen, çürüyen, toprak olan kısım bedendir. Ruh hep yaşayacak. İnşallah akıbetler hayrolur.
Bu hikaye diyelim her ne dersek diyelim bu bir öğüt ve nasihattir İnananlar için bende inanıyorum bana moral vermek için bu Öğütleri bir teselli olsun diye hatırlattığınız için teşekür ederim Bunu daha önce de okumuştum duymuştum olabilir her şey Mümkündür Hakkın her şeye gücü yeter esas bizim derdimiz İnsanların anlayışsız izansız vicdansız merhametsiz davranışlarıdır Bizleri bu duruma bu hale koyan tabi ki kimse hatasını kabül Etmediği ve alnı doğrusuna gidişleridir bizler de felekten bizi Bu halden bu dünyadan bir şekilde kurtarmasını veya bir çıkar Yol göstermesini istemektir insanlardan ümit kesince tek çare Hakka yalvarıp bir kurtuluş yolu aramaktır feleğin bence suçu Yoktur tabi ki suçlu bizleriz inşallah sonumuzu Allah hayır eyler Teşekür ederim hocam desteğiniz düşündüğünüz için saygılarımla Selamlarımı gönderiyorum
Bu hikaye diyelim her ne dersek diyelim bu bir öğüt ve nasihattir İnananlar için bende inanıyorum bana moral vermek için bu Öğütleri bir teselli olsun diye hatırlattığınız için teşekür ederim Bunu daha önce de okumuştum duymuştum olabilir her şey Mümkündür Hakkın her şeye gücü yeter esas bizim derdimiz İnsanların anlayışsız izansız vicdansız merhametsiz davranışlarıdır Bizleri bu duruma bu hale koyan tabi ki kimse hatasını kabül Etmediği ve alnı doğrusuna gidişleridir bizler de felekten bizi Bu halden bu dünyadan bir şekilde kurtarmasını veya bir çıkar Yol göstermesini istemektir insanlardan ümit kesince tek çare Hakka yalvarıp bir kurtuluş yolu aramaktır feleğin bence suçu Yoktur tabi ki suçlu bizleriz inşallah sonumuzu Allah hayır eyler Teşekür ederim hocam desteğiniz düşündüğünüz için saygılarımla Selamlarımı gönderiyorum
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.