19
Yorum
40
Beğeni
0,0
Puan
1043
Okunma

bir ülkü gibi
dokundun yüreğimin
çıkmaz sokaklarına
gün ışıdı
ben ışıdım
benliğim ışıdı
bardağımda
demli bir çay
okşadı soğukların gelişini
kahverenginin
göz ritmini okşadı
işittim
ürperen tenlerin
söylemini
avucumda kalanları
istemeye istemeye
eksilttim
bilmem ki
hangi vetireye sığar
yolcu ettiklerimizin
biz de bıraktıkları efkâr
tüm sevdaların
dayanıklı tükettim animasyonları
olduğunu unuttuk
kesilmesin diye arkası
acıları salamura yaptık
zaman geç oldu artık
ya hakkını ver aşkın
ya da aşkım deme bana
zira bir hal odum
sana yana yana