19
Yorum
63
Beğeni
5,0
Puan
1213
Okunma

10 yıl önce vakti zamanını tam bilemediğim bir günde yazılmış
ve sanki bana ait olmayan ilhâmlarlarla hazırlanıp verilmiş bir şiir gibiydi !
ciddi söylüyorum//çünkü şiir yazmasını bilmiyordum o vakitler ve hâlâ öyleyim
inanın veya inanmayın//
şiirlerin mantığını ararken..
renkli bir yemeni bağlandı hulyâmın gün yüzüne
ne bahar ne de kıştı mevsim..
beyazı tozlanmıştı ayak bileklerinin
kâhkülleri çizerken alnıma düşünceyi
kara üzüm gözlerinde çözüldü men/dilim..
saçtı ilhâmı ;
toprak yolun bekâretini imâ eden
kadim bir mısradan aldığım mola..
’saf’ sözcüğünün sırrınaydı açlığım
genişliyordu tahayyüle
el sürmeden tasavvufa
bakıyordu takvime..
eski zaman sevdası
doluyordu tasvire..
arayışın meçhul kapısında
özenimi bağışlıyor cür’etim..
derinlikte uçsuzlukmuş
suskunluğun mânası..
bulduğumu sandığım ’saf’ lık
ummanla semânın birleştiği ıssızlık..
icâbetinden muâf
toplanmıştı saf’lar,
sevdanın bab’ı
sarı çölün ortasına..
yürümek kolay değildi gördüğüm netameli düş’te
varlığımdan boncuk boncuk sesler iniyordu
sırrının kuyusuna,
daha ağarmamıştı gün..
yeniden bağlandı men/dilim
ağırdı sevda...
..
5.0
97% (33)
4.0
3% (1)