Gözelerinden akıp süzülerek
Eskimiş tozlu raflarından düştü
Ortalığa saçıldı şiirler
Aşklı hecelerin ateşi
Ocakta kabardı taştı kahve
Buram, buram kokusu yayıldı
Hevesi kaldı batan güneşin
Gamzesinde kıvrımlı,
Nazlı gülüşün


Kaynadı kaynağında
Yanık hercai sevdalar
Söndürülemez yangınlar
Radyoda çalan o eski şarkının,
Ateşin sesini kısın!
Dansı izimde dönmesin
Değmesin gölgesi ağyar.


Aşk yolcusuz kalmasın diye,
Avaz, avaz bağıran
Buğday benizli şoföre kulak verin!
İşitin kavak yellerinde yol ezgisini
Boy vermiş sıra, sıra
Aşktan ulu göklerin.

İntizamlı servise sunuşunda gör
Közlü mektupların ortasında solgun gülü
Özlü şiirlerin hasreti damaklarda
Nefeslerinde bin heyecan
Kalpten atan can,
Tattan izleri.

Uzat oradan bana, bir çift göz fırlat!
Az ucundan zülüflerin altından (b)aksan da olur
Değsin okların göğsüme
Yaralansam ah…
Ne olur?

Düşeriz aşktan başım gözüm
Kalmaz mahşere ödeşiriz
Dilin dilimdir sözüm
Ayrılığa bir mola
Aşka bir kala.