0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
541
Okunma
1
özallı yıllar türkiye çağ atlıyor güya üretimsiz ekonomiyle
ne kadar dolar toplarsan piyasadan o kadar kazanç
yüksek faiz hızını kesmeye yetmiyor çift haneli enflasyonun
serbest ticarete teşvikle kısmen düzeliyor ekonomi
ikibinli yıllar yabancı sermaye piyasalara hakim durumda
yerlilik ve millilik tartışılıyor sırtımızda faiz kamburu yine
emek sömürüsü yoksul bir sınıf üzerinde yükselen sermaye
aydınlığa çıkma umudunu kaldırmıyor siyaset türkiye dünyada yalnız
fabrikalar satılıyor cari açığı kapatmak için gelir getiriyor oysa ekonomiye
meclis yetkisiz bırakılıyor yarı başkanlığa geçerken cumhuriyet
ittifaklar kuruluyor seçime giden türkiyede tayyibi devirmek için oyunlar
emperyalizmin iştahı kabarmış kan dökülüyor ortadoğuda
aynı planlarla güçsüz düşürmek hükümeti halk seyrediyor tantanayı
yüz yılın seçimi gibi taraflar kıyasıya savaşıyor rekabet kızışıyor
nasıl bir sonuçla uyanacak türkiye 25 hazirana merak konusu
2
keynes düşünmüştü ekonominin tüketimi karşılama oranı zayıfsa
çünkü işsizlik gibidir işlemeyen sosyal politika eşitsizliğe yol açar
milletlerin zenginliği böyle bir şey gereksinme duyuldukça açlığa
ekonomi politik milli para için güçlü finans piyasalarda rekabet
teknoloji ve ticaret için gerekliyse döviz yerli para için şirket varlıkları
ekonomi için kazanç gelir getirmesi bütçeye hasılanın büyük kısmı arpalık
destek kredileri nereye akıyor karlılık oranı yeterli değilse ekonomiye
bütçeden pay ayırmak gerekli artık işçi sınıfı için durum vahim.
gelir beklemek halka yüklenmiş vergiler yansımıyor üreticiye
kriz kapıda gibi yüksek enflasyon ve faizle bir kez daha develüasyon
3
arap baharı derken hak talebi aldatmacası yaşandı kamüflajlarla
bombalar yağarken masumlara dünya sessiz kaldı katliama
döktüğü kanda boğulan vampirin suskunlaşırken yazgısı
şimdi üzüntüsü gönüllerde işkence altındaki direniş şarkılarının
göğsümüzü daraltan alkışlanmış gelecek için kansız itiraflar
suya eğilen karacanın aksini görmüş rüyasında fravun
metropollere doluşmuş güvercinler yüz çizgimizi okumuş yarasalar
bahara cemre düşürmüş gök yıldızlar zamansızlığı anımsatmış
kalıntılar zamanı çözmüş tarihin aynasından düşen güneşle
kızıllığı şafağın umuduyla avunmak gibi esaretten kurtuluşun
sabahı karşılayan şarkıların ölümsüz ritmi yüzlerde ışıldıyor
toprağın yarılması gibi şehre koşuyor masalları çalınmış çocuklar.
4
fiat bandrolu yapıştırılmış hüzünle bekleniyor şafak alnımın ortasındaki güneşle
kaldımı yönetilen bir ülke bu coğrafyada parası geçmeyen zenginlikle
acenteler satın almış özgürlüğü köleleşme deniyorsa bir forsanın ahını dinlemek neyde
işte milliyetçi tiplere örnek olmuş usançla beklemek sandıkta halk desteğini
bu umutla ucuzluk arayan halk için açlık sınırında yaşam
çöplükte uzay için bağış toplanıyorsa iklimi bozulmuş dünyada kalınca moral
nedim demirbaş
5.0
100% (1)