MESO
ruhum neçar, ruhum sürgün
yanılsamaların sarhoş eden düşünde kimliğim paramparça huysuz ve laçka otuzsekizlik ömrümün nehrinde sırılsıklam yol alıyor diyorum ki meso (gitme) zamanıdır: ağarmış saçlarım muharebe meydanı sahtekar renklerin sömürgeci cüreti - ki çıkışı hırçın ve ukala - kovgun şimdi direnen partizan yılalmışlığım karşısında diyorum ki ma beso (artık yeter) boy aynamın böbürlenişi bir korsan gemisi ve çoğu kez onurlu ve bilge bir emekli şimdilerde bir parça avare bakarken bana habire sırıtıyor budala diyorum ki bomo (deli) hüznüm tezatlığında kıvransa da bu cennet benim bu benim şehrim hani, karanlığa adanmış bir zemheri olsa da umarsız, arsız bir yamadır tenimde sevdiğim diyorum ki vınde (kal) beni benden çalan mahir zaman sancılı ölümüne akıyor merhametsiz mecalsiz durduraksız inliyor kalbimin sol köşesi diyorum ki zof dezeno (çok acıyor) Heidi Korkmaz, 7/10-2016 - 9/1-2021 Lkpg/Sthlm |
sancılı ölümüne akıyor
merhametsiz
mecalsiz
durduraksız inliyor
kalbimin sol köşesi
diyorum ki zof dezeno (çok acıyor)
Tebrik ederim
Güzel bir şiir okudum
Yüreğine kalemine sağlık