insan fıtratı ne denlide oynak
bir bukalemun gibi de her an kaypak
ortama da ne çabukta uyuyor
dansöz gibi sözde ve özde de kıvırıyor
nefsinin oyunlarına uyarak

dürüstlük bereket demek
vefasızlık ise kuraklık
toprak bol su ister kalben sevgi ister
ekileni fazlası ile geri verebilmeyi güder
nankörlüğü de asla kabul etmez
etseydi
insanı içinden fırlatıp da dışarı atmazdı

dilin ilkbaharı doğru söz tatlı sohbet
güzü ise yalan dolan dolu çekilmez bir illet

karabasanlardan her anda gına geldi
bir ömür de hep üstümüze çullandı
kötülük ve iyilik savaşları
yüzlerce yıldır
dur durak bilmeden de kanlandı

kıl kuyruk bu yalan ve dolanlar
tüm düzenlere de dadandılar
bir virüs gibi de hep doğurgandı
güçlü olanlar her anda nemalandılar
güçsüzler ise topraklandı

bir türlü döl vermedi
gözü yaşlı ağzı dualı bekleyişler

haksızlığın soğuğu çöktü yüreklere
anneler yandı babalar dondu
civan yiğitlerde toprak altına düştü

ateş düşerken gönüllere
suçsuz sabilerde yetim kaldı

vicdanı yok sayıp mızrak ucuna taktık
tam ortasından zıp kınlayarak
kandan şelaleler yaptık
boşalttık anaların yüreklerinin üstüne
her bir yürekten de çıkar sağladık

dışımız hep güleç yüzlü bir melekti
içimizse katran karası bir iblisti

bazılarımız da insanlıklarından utanıp
özünü dağa taşa kurda kuşa adadılar
adını sanını hatırlatan ne varsa
silip de süpürdüler
deli bir mecnun gibi dolanıp ta durdular

hiç sordunuz mu ki
niye hiç eksilmez bu deli dedikleriniz
çünkü onlar
bu fani alemde ki
haksızlığa ve adaletsizliğe hiç tahammül edemeyenler

çünkü sadece onlar insandırlar…


(17.03.2021) AZAP.. (Kadri Atmaca)