4
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
619
Okunma
Merhamet sustu… vicdanlar kör,
Kimsenin görmediği yerde zalimler özgür,
Gökyüzü bile duyuyor kopan çığlıkları—
Ve biz… suçlu değilsek bile payımız var bu karanlıkta;
Her sokak, biraz korku, biraz utanç taşıyor..
Seslensem sana, duyar mısın içimin yankısını?
Tutabilir misin korkudan buz kesmiş ellerimi?
Hayata yeniden bağlar mısın beni?
Dokunma bana—kardeşimsin, abimsin…
Ben yaşamak isterim; sen tanrı değilsin.
Hangi kem göz dokunur masum gövdene?
Sana uzanan kirli eller kırılsın, kurusun.
Hangi vicdan koparır seni toprağından?
Toprak seni saklasın, deniz seni korusun;
Sen bu dünyanın en kutsal tohumusun—
Yeşermene izin vermeyen her göç utansın..
Kendine hükmedemeyenin “erkeklik” sözü boştur;
Nefsini tuttukça büyür erlik, yücelir insanlık.
Bir an beni yerine koyabilirsen anlarsın
Dokunma bana—sen tanrı değilsin;
Dokunursan, insanlığın en çukur yerindesin.
Neden bir zorbanın eline düşsün bedenim?
Neden temiz düşlerim de kirletilsin?
Bir ağaç gibi büyüyüp meyve versin dallarımız;
Ben de insanım—aynıyız, yok farkımız.
Kadın olmak mı suç bu dünyada?
Yoksa gücünüz sadece kadına mı yeter?
Annem ağlamasın—ben de yarın bir anneyim.
Kardeşim ağlamasın—ben de bir ablayım.
Babam üzülmesin—ben onun biricik kızıyım.
Sevgimi kirletme—ben de sevmeliyim.
Çeyizimi yakma—bembeyaz bir gelinim.
Dokunma bana… sen de tanrı değilsin.
Bana inanmıyorsan kız kardeşini düşün;
Bir kadınsa anneni düşün…
Hiç kimsen yoksa sevdiğini düşün.
Sevdiğin yoksa Tanrı’yı düşün…
Bir hiç olsan bile kalbini düşün.
Dokunma bana—önce insan olmayı düşün.
Çünkü sen… tanrı değilsin.
5.0
100% (3)