6
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
563
Okunma
acılarımıza
o gri hüzünleri karışıyor şimdi
bozkır tenli
çorak toprak yüzlü çocukların.
bir ihtiyarın bastonuyla karışık
savurduğu küfürler çınlıyor kulağımızda
bir dal kayısı kadar değeri olmayan çocuklara ettiği...
ağıtlarımıza
takvim yaprakları dökülüyor şimdi
bu son mevsim
ve
yok pahasına tüketilmiş bir ömre dair.
bir kara trenin penceresinden
atılan konserve kutuları gibi
kokuyor hatıralar
hiç bilmediğimiz diyarlara saldığımız selamlar gibi
geri dönmüyor giden günlerimiz
içimize
keloğlan masallarından bir türkü sızıyor şimdi
hiç söyleyemediğimiz aşkımız gibi
sen bir aysın ben kara gece
ki sevda
akıyor içimizden gizli bir nehir gibi
ıslanıyor bütün renkler
arsız fırçalar dolanıyor ruhumuzda
şimdi hiçbir renge benzemiyor hüzün
ağır bir karanlık gibi çöküyor üstümüze
FATİH ŞAHİN IŞIK
ŞAHBEYİT
5.0
100% (8)