Uzanmıyorsa ellerin bir kelepçeye kırmak için Uzanmıyorsa ellerin bir sevgiliyi sarmak için Ruhsuz ve sessizken bir gediği kapayan pir kaya Bu coşkun sesin neye yarar, sev yolda kalır bir yaya
S(y)N
Kaya, sur dibinde sessiz ve ruhsuz surda gediğe bir yama Yaya, kul dibinde sesli ve gümrah şurda geceye bir yara
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Hikayede paylaştığın dörtlük asıl şiir gibi ulu orta durmalı bence kardeşim.
Esas mesaj çünkü o dörtlükte...
Bence, yeri öyle gizli saklı olmayacak kadar değerli mısralar barındırıyor.
Çünkü, o dörtlük; yolu özgürlük ve sevgiden geçerken geceye de huzurlu bir dinginlik kazandıran güzel bir şiir.
Bana kalırsa kaya da, yaya da yaralı aslında...
Biri, surlarda var olan ve bütün tarihe şahitlik eden ihtişamı bir kenara bırakılıp unutulmuşluğu, diğeri, gecenin sessizliğini bozan adımlarıyla...
Belki de surdaki gediği kapatacak kadar cüsseli o kaya, yaya olarak yürüdüğümüz bu hayat yolunda içimizde açılan yaraları kapatacak kadar büyük değildir.
Belki de bu yüzden huzuru olduğu kadar hüzünlüdür dizeler...
Ben anlamam arkadaş bana ne. Ben yazdıklarımı anladım. Hayret bişey ya. Şiir senin diye bize gider mi yapıyon allasen:)
Şair yazar, asar... Okuyan kendi yaşantısı, algısınca anlamlandırır. O kadar. Hızı seni seni:)
Aslında edebi yanı ve felsefesiyle çok manidar, anlam yüklü bir eser çıkartmışsın ortaya... Tebrik ederim.
Ancak çok da üstü kapalı yazmışsın. Senin yazdığın düşünceyle şiiri okuyan çok az kişi aynı çıkarımları yapar. Ya da sorun bende:)
Yanisi canımın içisi; boş ver şimdi bunları Beyti iyidir. Üstüne de çay bizi kendimize getirir Madem sen de ben gibi hem göbekli, hem kel, hem de tıfılsın Boş ver Dünyevi'yi o beytisiz kalsın:)))
Dün gece sinir oldum ona zaten. Adam resmen yabancı muamelesi yaptı bize. Beyti meyti yok ona:)))
Dediğin gibi de yapılabilir abi aslında başlangıçta niyetim tam önerdiğin gibiydi...Benim burada yapmak istediğim ise şöyle bir duruma dönüştü önce yaşadıklarımız ve yaşamda dokunamadıklarımızı anlatayım istedim bu kısmı tıpkı hayat gibi acı veya tatlı şiir gibi de olabilir yaşadıklarımız... ama mesaj olarak paylaştığım yerde ise son hüküm var başka bir örnekle açıklayabilirsem, yaşadıklarımız Hüsnü zan ve sui zan arasında bir mahkemedir ve kişi yaşantısıyla bu koğuşturmayı geçirir bu dediğim gibi bir şiir gibi de yaşanabilir. Kaya ve yaya metaforunda verilen mesaj ise vicdan denilen o en yüce mahkemede hükmün açıklandığı son celsedir. Hüküm der ki, bir kaya bile öyle ruhsuz ve öyle sessizken hiç olmazsa kötüden sakınman için bir gediğe yama olur oysa sen eşrefi mahlukat olan insan sevmek dilinde kalmışsa ve bir şuura eremeden mücadele vermiyorsa ve sadece coşkusu şarkılarda kalmışsa kıramıyorsa bir zorbanın kelepçesini seviyorum demekle kalıp saramıyorsa yarin belini sen o kaya kadar bile olamamışsın senin bu coşkun boşa kiminle yola çoksan p hep yolda kalan bir yaya olacaktır demek ister istedim bilmem anlatabildim mi , sevgiler
Ben anlamam arkadaş bana ne. Ben yazdıklarımı anladım. Hayret bişey ya. Şiir senin diye bize gider mi yapıyon allasen:)
Şair yazar, asar... Okuyan kendi yaşantısı, algısınca anlamlandırır. O kadar. Hızı seni seni:)
Aslında edebi yanı ve felsefesiyle çok manidar, anlam yüklü bir eser çıkartmışsın ortaya... Tebrik ederim.
Ancak çok da üstü kapalı yazmışsın. Senin yazdığın düşünceyle şiiri okuyan çok az kişi aynı çıkarımları yapar. Ya da sorun bende:)
Yanisi canımın içisi; boş ver şimdi bunları Beyti iyidir. Üstüne de çay bizi kendimize getirir Madem sen de ben gibi hem göbekli, hem kel, hem de tıfılsın Boş ver Dünyevi'yi o beytisiz kalsın:)))
Dün gece sinir oldum ona zaten. Adam resmen yabancı muamelesi yaptı bize. Beyti meyti yok ona:)))
Dediğin gibi de yapılabilir abi aslında başlangıçta niyetim tam önerdiğin gibiydi...Benim burada yapmak istediğim ise şöyle bir duruma dönüştü önce yaşadıklarımız ve yaşamda dokunamadıklarımızı anlatayım istedim bu kısmı tıpkı hayat gibi acı veya tatlı şiir gibi de olabilir yaşadıklarımız... ama mesaj olarak paylaştığım yerde ise son hüküm var başka bir örnekle açıklayabilirsem, yaşadıklarımız Hüsnü zan ve sui zan arasında bir mahkemedir ve kişi yaşantısıyla bu koğuşturmayı geçirir bu dediğim gibi bir şiir gibi de yaşanabilir. Kaya ve yaya metaforunda verilen mesaj ise vicdan denilen o en yüce mahkemede hükmün açıklandığı son celsedir. Hüküm der ki, bir kaya bile öyle ruhsuz ve öyle sessizken hiç olmazsa kötüden sakınman için bir gediğe yama olur oysa sen eşrefi mahlukat olan insan sevmek dilinde kalmışsa ve bir şuura eremeden mücadele vermiyorsa ve sadece coşkusu şarkılarda kalmışsa kıramıyorsa bir zorbanın kelepçesini seviyorum demekle kalıp saramıyorsa yarin belini sen o kaya kadar bile olamamışsın senin bu coşkun boşa kiminle yola çoksan p hep yolda kalan bir yaya olacaktır demek ister istedim bilmem anlatabildim mi , sevgiler
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.