0
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
536
Okunma
nöbet tutan karanlığın iki yakası
koca bıyıklı makinist karşıladı bizi
bir şiirin içinde titreyip hatırlatmak istedim ona
sıra sıra vagonların çektiği yükü
ben güzel denizlerin mavisindeydim
ağaçlara yalanlar söyleyip yaprakları ile alay ettiğimde
çoktan karanlığın ilk durağına gelmiştik
dönüp veda etmiştik yüzümüzün yansımasına
silkelendi yaygaracı çelik tekerlekler
satıcıların kalplerinden yontup sundukları
rengarenk bir çiçekti yalnızlığım
başımı pencereden sarkıtıp ağlayabilirdim artık
bir ara uyudu içimin kompartımanı
aya görmesi için gözlerimi emanet ettim
o gülümsemesi oldu sezgilerimin
denize doğru yürüyüp aynı hislerle
ayak uçlarımızı öptü köpüklü dalgalar
ceketimin içinde yorgun sevgiler
her biri artık içimde bir yer edindiler
dudakları sarı salkım beyaz sevgili
unutmam için seni
bana yalanlar söyledi.