4
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
955
Okunma

Nasıl güzelsiniz
Gözlerimde şimdi sağanak
Mektubunuz ıslandı.
Kaç kez; ’hakkını helâl et’ dediniz
Kaç kez yüreğimi titrettiniz o melek hâllerinizle
Eyvallah. Ümmîliğinde anın içim hoş oldu
Karanlık gecelerimde vuslatım hâyalinizle
Girdim o mağaraya.
Hep orayı arıyordum
Orayı.
Mum ışığında okudum mektubunuzu
Küt küt attı yüreğim.
Kaf Dağın’da bir pınar varmış
İçenler başka âlemlere dalarmış
Billûr dereler akarmış
Akasyalar, manolyalar
Çeşit çeşit, daha nice çiçekler açarmış
Ah! her yer misk-i amber kokarmış.
Bülbüller ötermiş.
Ceylanlar koşarmış özgürce ormanlarında
Orada hiç gam yokmuş
Yalnız aşkı yaşarmış sevgililer
Nûrlar saçılırmış gecelerde
İsterse çıkarmış ayyûka âşıklar
En parlak yıldızın altında öpüşürler, koklaşırlarmış
Rüzgâr alır uçururmuş bulutlarda
Muhabbetleri hiç bitmezmiş
Onlar karanlıkta da olsa, hep görürlermiş birbirini.
Hani; "çağır beni, çağır gelirim " derdin ya
Ah be yâr!...
Ah!
Ne derindi, figan yırtıldı sesim
Duymadın, koklayamadım saçlarını
Kanayan yerlerini saramadım, öpemedim doya doya.
Duyuyor musun gül yüzlüm!
Yine cenneti solu
Gel gayrı...
Gel...
__Hakkını helâl et.
İçirdiklerine, verdiklerine Yaradan’ım bir yerine bin versin__
Fikret Şimşek
5.0
100% (7)