15
Yorum
18
Beğeni
0,0
Puan
595
Okunma

Esrikli gecelerin gölgesinde
Yeşeren filizler kırılırken hoyratça
Postallar basmış gül dalına
Hüküm verilmiş celladına
Yiğitler düşmeden kara toprağa
Bedenleri çıkmış dar ağacına
Yağlı urgan değildi öldüren
Bir milletin sessizliğiydi kahreden
Üç beş onursuz iblisin çocuğu
Ruhunu şeytana satan bedenler
Onların peşinden giden gafiller
Kefen giydirmişler Mayıs güneşine
Pranga takmışlar yağmurun neşesine
Belli ki unutmamışlar
Fatihin torunlarını
Allahu Ekber’in anlamını
Karadan giden gemileri ve nicelerini
Vakit geç değil
Arama yitirdiğin mevsimleri
Pişmanlık duyma vakti değil
Acıların bırak demli kalsın içinde
Bir kıvılcım ki hiç sönmesin
Ebabil kuşlarını bekleme boşuna
Ama vatan borcudur
Sahip çıkıp kollamak onları
Gökyüzünde uçan insansız kuşları
Serzenişlerimiz öksüz değil artık
Bam teline vurmayı da öğrendik
Muadili dolmaz öfkemizin
Bre gafil görmez misin hala
Hira Dağı’nın çocukları uçuyor artık
Her doğan şafak bizimdir
Soldurmayız Mayıs güneşlerini
Yeter ki dalgalansın Bayrağım
Köpekler havlaya dursun
Bu yoldan dönenin kanı kurusun
Sadık KARADEMİR