3
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
636
Okunma

SALGINDA BİR BAYRAM SABAHI
Güneş daha bir şevkli, daha bir tatlı rüzgar;
Dilimde oynağından bir de yöre Türküsü
Gönül coşa bol bu gün, içim de içime dar;
Ne keder bulutu var, ne bir hüzün döngüsü
Sahur iftar arası, Yusuf’ça bir sabırdan;
Marazdan arındırdık, iman denen kaynağı
Tövbe ve niyaz sunup, köz köz yanan bağırdan;
Hak’ka selam duruyor,iradenin bayrağı
Varsın geride kalsın, ilk lokma iftar hazzı;
Ömrü olan yetişir, seneye Mevla Kerim
Korkarım ki aç varsıl, gene sömürür azı;
Bin ay aç kal ödenmez, bir lokma haram derim.
Varsın öpülemesin, ellerimiz ne çıkar?
Varsın öpülemesin, yavrumuzun gözleri
Bir salgın tufanından, Bayrama erişmek kar;
Göçenler hep boğuldu, yoksundu son sözleri
Varsın bu arefede, öksüz kalsın mezarlar;
Göklerden serpe serpe, ulaşır fatihalar
Gün olur zor günlerin, kitabını yazarlar;
Döngü bu gün zulümse, yarın da şahikalar
Hayat ne zevke doymak ne kederi boşamak;
Onurla ve erdemle arda kalan hikaye
Bir nefes bir yürümek ve bir umut yaşamak;
Can kalesi bir direnç, koşabilene paye
Geriye döner bir gün, bildik eski bayramlar;
Medeniyet tekeri, bu yokuşu da aşar.
Son günah düştüğünde, yıkılır bütün gamlar;
Ve...insan denen meçhul, hayal ettikçe yaşar.
Kadir KOCA-24.05.2020
5.0
100% (4)