1
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
1483
Okunma

deprem oluyor sanki yüreğimde kaçışlarımı sarsar gibi
bir kadeh birde yanlızğımı sarsıyor her sensizliğime sarılırken
bir çöküş birde gizliliğin sarıyor sesindeki rüzgarın buğusu
birde gözlerinden çıkan alevin dumanları yakıyor yüreğimdeki sarsıntıyı
yıkılıyorum her geçen gün sana yaklaştığımı düşünürken
sen bir yudum içmekle avunurken ben yakıp yıkıyorum
dağlıyorum depremler gün geçtikçe ölüme yakşaltığımı söylüyor
sesinde kendimi arıyorum o eski özlemler gibi
eski demişken ne güzel zamanlarımız vardı avaz avaz şarkılar söyleyip
sonra bir anda susmalarımızı özlüyorum belkide
belkide sende görmediğim songünlerdeki beni özlüyorum
hani derdin ya ya çek git hiç gelme yada gel hiç gitme
gitmek veya kalmak bizim için bu kadar basit değildi
bir pamuk ipliğine bağlıydık biz birimizde
hiç gidemediğimiz o sarsıntılarsa sarılıp kalıyorduk
bedenlerimiz çöksede yorulduğumuzda bir birimize omuz oluyorduk
yıkıntılar değil di bizim rüyalarımız kurduğumuz birlikte düşlediğimiz
dünlerimiz vardı bir hayalin içinde kaybolup gitmeyi çok istemiştik belkide
belkide birbirimizden farkında olmadan yorulmuştuk
susmuştuk çekilmiştik bir kenara bir birimizi izliyorduk her sarsıntıdan sonra
özlemekten özleyişlerimizden bile tam vaz geçerken vaz geçemediğimizi görüyorduk
bu kaçış değil yıkılan depremlerde daha çok sevdiğimizi öğreniyorduk
ve seviyorduk hiç kimsenin bilmediği görmediği göremiyceği şekilde sevdamıza gem vuruyorduk
hiç gidemeden sarılıp kalıyorduk yıkılırken o sarsıtılanlar 2 05 2020 Hesna AsiTürk
5.0
100% (4)