0
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
900
Okunma

duvarlar kahkaha atıyor
dalgınlıklar arasında çatlaklar...
saliselik göz açışlar sırasında
anlamsızca elini kolunu kafasını sallıyor
susuz kalmış bir balık gibi
ayaklarını ve kavrayışlarını kullanamıyor
lanet bir bedenin onu siyah çöp poşetine koyup
konteynıra atışının sebebini dahi bilmeden
ilk cennet kokusuna çırpınıp
tutunmaya çalışıyor
gördüğü kanatlı silüetlere...
fazla güzafa lüzum yok
hak etmediği kokular arasında
daha on üç nefes almışken
ve on dört göz yaşı dökmüşken
on dördüncü nefesi siyah poşetin içinde
bir nefes yok olurken
bir anne köpek kokusunu alıyor uçuşunun
çılgınlar gibi koşuyor
göz yaşlarını yalayarak
işte başka bir nefes daha son buluyor kaldırımlarda
yetişemediği için kahrından...
can-i
5.0
100% (4)