..
sevilmeye cesaretiniz yoksa
kimseyi sevmeyin.
..

tanrı yeniden doğdu bu gece
senin adını notalarken martılar
-uzak bir denizin karartısında-
iki mum, med cezir ya da bir rüya
gölgesine saklanıp bir şehrin
ölülerinden oluşan korosuyla.
son sone.

dinle!
kadife sesiyle kulağıma fısıldayan rüzgarı dinle
şehrin çığlığını dinle
ve gel
kaç kadehin kırıldığını sayalım
bir şarkının dizelerinde
ölelim,yeniden doğalım
kapanmayan bir yaranın adında
ya da
bir kadehin son yudumunda
sekiz çizsin ayaklarımız
bırak.

her umut hilenin diğer adıdır
şeytanla oturduğun masada
kaybetmeyi peşinen kabul etmektir
ve aşk umudun savaşının tam ortasında
kendini doğuran bir annedir
öleceğini bile bile
dünyaya kendini bırakmaktır
tanrının gölgesi
tek nefes.

kulaklarını tıka Eros!
duyduğun sesin adıdır karanlık
fakir martıları dinleyen gerçek yalnızlığımız
yüzümüzü okşayan rüzgarın elleri
sahte bir bakıştan yansıyan görüngü
Dionysos ve Apollon
ve sessizlik.

-faili meçhul bir hayatın
adı konmamış hikayesiz.-

sabaha öleceğiz belki
bir sokak lambası dibinde ya da kuytuda
işporta bir hayatın gölgesinde
belki de faili meçhul bir sorguda
adımızı daktilo edecek iki soğuk el
sahte bir otopsi raporu.
omuzlarda bitecek bu aşk
hangi mektuba yazılacak?
hangi dilek ağacına asılacak?
nasıl bilecekler bizi?
ceketimi bir ayyaşa versinler.

yakamoza karşı oturalım
ayaklarımız dalgalara sevdalansın
özleriz o çocuksu salıncakları
dizlerimizdeki yaraları
dolar masamız aşk şiirleriyle -yine-
iki kent uzağımızda sevda düşleri.
bakarsın az sonra bir yıldız da kayar
dileğini hazır tut.

-her nefes bir yaranın sargısıdır.-




şiirimi günün şiiri seçen kurula teşekkür ederim.
saygılarımla.