dışarda yağmur yağıyor toprak kokuyor sokaklar
yere düşmeye yeltenen bir yaprağı savuruyor rüzgâr
adımlar sıklaşıyor hızlanıyor arabalar
süratle dönen tekerler duş aldırıyor kaldırımda insanlara
sanki tabakhane malzeme bekliyor
şemsiyemle başbaşa çamurlu paçalarım
adım yalnızlık
karamsarlık soyadım

kara kış geldi diyorlar pencereye koşuyorum
gece birinin gizlice gelip
tüm çatıları beyaza boyadığını fark ediyorum
dışarı çıkıyorum ekmek almaya
yüzümü bıçak gibi kesiyor ayaz
kasabın çırağı kafama kartopu atıyor
bakkaldan çıkarken kayıyorum
ekmek bir tarafa ben bir tarafa
fırıncının ahı tutuyor
zorlukla atıyorum eve kendimi
esma teyze elime faturaları tutuşturuyor
sobaya yanaşıyorum kedi gibi
borçlarımla başbaşayım
adım kar
beyaz soyadım

sabah pencereme konan geveze kuşun sesiyle uyanıyorum
bahçedeki akasyanın çiçek açtığını haber veriyor
etraf yemyeşil tabiat isyan etmiş sanki
birkaç çift görüyorum sarmaş dolaş
komşu kızı daha bir güzel görünüyor gözüme
kalbimle başbaşayım
adım umut
aşk soyadım

öğle vakti terden sırılsıklam fırlıyorum yataktan
pencereden bakıyorum
hasan amca yine damda yatmış dün gece
kalk be tembel diyorum
gülümsüyor bana
sakar adam düşüveriyor
geceki soruyu tekrarlıyorum
sırtına yoğurt sürecek bulamamak mıdır yalnızlık
derken bira bardakları alıyor acımı
yerine tatlı bir sarhoşluk bırakıyor
kadehlerle başbaşayım
adım güneş
deniz soyadım

sabah yine uyanıyorum yeni güne
dışarda yağmur yağıyor toprak kokuyor sokaklar
yere düşmeye yeltenen bir yaprağı savuruyor rüzgâr



İSTİSNA (1999, Gözcübaba)
İstisnalar kaideyi bozar.
(önceki şiir: "bozuk plak")