1
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
839
Okunma

Anneme
Ve babama
Dilimde tüy bitmeyen öZLeMLe
.
.
.
.
.
.
.
Herkesin bir gün ölme ihtimali var bu dünyada
Herkesin gerçekten tıka basa sevme ihtimalinin olduğu gibi
.
.
.
.
.
Ölümü ilk kez
Babamı yoğun bakım ünitesinde uğurladığım gün tanıdım
Çok soğuk ve acımasızdı
Artı gaddardı
Kalbime kaçan mosmor kırlangıç çığlıklarına
Ve gözlerime hınca hınç dolan hıçkırıklara inat
Babamı bana vermiyordu
Babama sarıldıkça
Esiyor
Gürlüyordu
Ön dört şubattı
Herkes üşürken
Anadan üryan içim yanıyordu
İçim
Oysa ki ben ilk kez babamın ellerinde görmüştüm şefkâti
Ve o masumiyet dolu karbeyaz şefkâte aşık olmuştum
Belime kadar uzanan saçlarımın her bir teline
Bıkmadan, usanmadan
Tek tek sevmeyi babam öğretmişti
Babam...
Sonra aramıza ölüm girdi
Sinsice...
Babamın ağzını bıçak açmadı
Günlerce
Aylarca
Yıllarca
Benimkini de
Çok çok sustuk
Çokkkk sustuk
Ebedi sustuuukkk
Ben ağladıkca
Babam rüyalarımda teselli etti
Göl kenarındaki martılar hüznümü göğe uçurdular
Avuç içlerimdeki dilsiz dualar öperken babamın toprağından
Ondan yadiğar arşipel göz bebeklerimle tutundum hayata
Daha da yeşillendi bakışlarım
Maviliğin içinde yıkanırken flu umutlarım
Yeşerdim
Yemyeşil oldum
Kış ayazında on dört kez
Tepeden tırnağa çiçeklendi gönül bahçem
Bir yanımda çocuklarımın ömre bedel nefesi
Bir yanımda annemin yetmiş cihana başkaldıran sevgisi
Derken...
Tam kendime gelmişken
Sinsi ölüm
Annemin titrek nabzında attı
Almış yedi yıllık kalbine sahip olup
Onu da sevgiye muhtaç ellerimden aldı
Telefonda kardeşimin sesi
Yalan söyleme diye feryat eden ben
Günlerden sekiz kasım
Sesini kıstıkça
Taştıkça
Taştı kalbimin ağlayan yanı
Dört bir yana sürgün etti beni çaresizliğim
Dağlarda eksi sekiz derecede üstümde incecik bir tişörtle koştum
Koştum
Ayak parmaklarım morarana
Gözlerim ağlamaktan bitap düşene dek koştum
Koştum
Anne sesli
Kıkır kıkır gülen o çocuğu da aldın ya benden ölüm
Helal olsun sana
Bundan sonra yerin yetmis kat dibinde
Nefessiz kalmak bile vız gelir bana ..
nagi han
5.0
100% (12)