Hiskele
... Senin de terlesin kelebekler şehri yüzünde Masallarında anka’nın, Bembeyaz gülleri kalabalığı Senden bir rivayet, Senden bir iz taşımasa da bana I
Beklemenin karşılık bulmayan karasına çıkan, Düşgünler sokağının mutsuzgiller meyhanesinde Adına ağıtlar ekip Adına künyesiz tebessümler biçen Kahkahası kendi dudaklarına dar gelen Öksüz bir çocuğun gümüş kokulu düşleriyim II
Varsın, Değmesin dağlarıma ‘"mihriban sultanı güneş’’ Varsın, kendi yörüngesinde çilekeş olsun!.. Hiskeleme ruhsatsız demirlemeyen Akdeniz’in karanlık sularında yitip giden Elem kuşağının simsiyah gözleriyim Aldanma!.. Bakma sen esmerliğine!... Bir gece gibi Entel bir mezar taşına Bir ölünün sessizliği gibi düşerim gözlerinden Yâr küreme um’arsızca serpilen Kar desenli yıldızların gülüşleriyim Gel de boğdur dudaklarında Al’ı senin olsun! III
Varsın, Islak satırlar arasında kalsın Adsız denizlere yelken açan İçimin dalgalarında gitgide çoğalan mahşerim Köklerini derinlere salmış Dem kenar yorgunu nâr çiçeğim Ellerin... Gülmeyi buzullarda unutmuş izsiz ve yaralı, Issız tepe başı serinliğim Şimdi, Üfürdüm tozunu anılarımın Atlasımdaki çizgilerin deltasına tespih taneleri gibi dağılan Yaşanmamış günlerim Bir zamanlar... Gül seferi iken, kül beteri sevincim Al, senin olsun!.. IV
Heybesinde dert Dörtnala koşan mor bir atın yelesinde Titreyen ateş böceğim Mermerinde nal sesleri... Kırılan hayallerim!.. Fırtınayla fingirdeşen aynalara Saçlarımda dondurulmuş ay ışığına Söyle, ben ne diyeceğim!.. Kum saatiyle söyleşirken Çamura gönenmiş, Sürekli bir bataklıktan bahsediyor İkindiye uzanan gölgelerim Hücrem şimdi çırılçıplak Andlara, En soylu acılara... En uzun boylu günahlara giydirdiğin gömleğim Al, sevabı da senin olsun! ...
-rb
|
.
Yeter ki sevmeye gör, İnsanın dengesi bozulur, Mecnun'a döner…
Şiir yaz, şairi sev…
.................................................... Saygı ve selamlar..