1
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1082
Okunma
esmer yüzlü bir çocuk gülümsemesinde gördüm seni
elinde uçurtman
özgürlük kokan bir yolda koşturuyordun
gözlerine güneş inmişti sanki
sanki kırağı bir hayatı aydınlatıyordun
ufacık ellerin vardı
ama kocaman sarıyordun hayatı
sanki yüreğimde bir şiir
bir yaşama tutunmuş gibi
üstümde mavi bulutlar çoğalıyordu
karanlıklar aydınlanıyor
yüreğimde yanan ateşler sönüyordu
okyanuslar şaha kalkar gibi
yüreğimin en kıyısına sürüklüyordu boğulan bütün balıkları
ben suda can çekişen bir balık kadar çaresizdim
gökyüzüne uzanmak istiyordum
gökyüzü siyah bulutlarla kaplıyordu tüm bedenimi
ellerim sensizlikten kırılan bir kar kadar soğuktu
elim hep yüreğimin üstünde
sanki bir acının ellerini tutuyorum
oysa ne çok isterdim senin ellerini tutmayı
senin gözlerine bakmayı
senin göğsüne başımı yaslamayı
ve seninle benim kalp atışlarımı dinlemeyi
kalbim o kadar sen gibi atıyor ki
adını haykıracak diye çok korkuyorum
adını ağzımdan kaçırırım diye ağzımı elimle kapatıyorum
sonra nefessiz kalıyorum
seni özleyerek nefes almaya çalışıyorum
sen bir nefes kadar çoktun bende
sen yaşamak kadardın bende
ben sen kadar çok olamadım kendimde
çoğu zaman hayallerim yarım kalıyor
çoğu zaman kırılan umudumu tamir etmeye çalışıyorum
esmer yüzlü çocukların umuduna sarıyorum yüreğimi
ne kadar güzel gülümsüyorlar
ne kadar sade
ne kadar doğallar
kar altında kalsalar
kar erir
zindanda kalsalar
zindanlar özgürleşir
aç kalsalar
bir parça kuru ekmeği bölüşürler
biz koca dünyaya sığmadık
biz koca dünyayı paylaşamadık seninle
ah kalbim
seninde cehennemini gördüm
o kadar güzel sevmek yaramadı sana
bak yine sessizleştin
bak yine üşüdü elin ayağın
bak yine sus pus oldun
o kadar söyledim sana
aşk senin neyine diye
sen aşkı yarayı saran kabuk mu sandın
şimdi üşü
şimdi yalnız yaşa
şimdi sus
ve şimdi ağladığını görmeyeyim
yüreğimi sana döndüm
sırtımı cehenneme
ibrahim dalkılıç
07.09.2018
01.25 izmir
5.0
100% (8)