18
Yorum
44
Beğeni
5,0
Puan
2454
Okunma

insanlığımızı nereye saklıyoruz...
sen onu gel de bir bana sor
kinayeli dokunuşlarımız içimizde
duygu muygu mu rast gele şerefsizlik çor
hoyratça bir serkeşlik var benliğimizde
kula kulluk etmenin engeli var sırata
ha var ha da yok gibiyiz
her şey toz pembeymiş gibi bakarken bu hayata
sor da gitsin
ne cevabı var ne de bir suali yaşanmayan amelimiz de
istersen sen onu gel de bir bana sor
sor hadi bekliyorum
bir çıkmaz sokak içindesin yolun de nereye kadar
açık seçik görüldüğü gibi
her defasında da ben böyle gafil avlanıyorum
içimizde her an karanlık ve fettan düşünceler
uygunsuz bir gecelerden arta kalan
omuzlarımızda günahlardan koskoca bir dağ
sürüklerken bizi utanmazlıklar
tüm hayatımızın başı da yalan sonu da yalan
keşkeler de çırpınır da durur yürekler
her anımız çığlık çığlığa
yamanmışız nefsimizin o kor ateş tuğlasına
alıştık artık hadi yine ağlasana
son pişmanlık neye yarar
yer etmiş çıkarlarımız ruhumuzda ki vicdansızlığa
peşimizde
bin bir mazlumun ahı var
illa ki de özümüzü satıyoruz
aslı nesli de bilinmeyen tüccarlara
illa ki sokuluyoruz
bin bir günah çamurunun girdabına
sırf gaddar iblislerin keyifleri uğruna
içimizden çoktan uçup da gitmiş tüm değerlerimiz
yuvalarından uçmuş öksüz yavrular
bakarda dururuz alık alık
nerede kaldı o sevgi ve özlemlerimiz
hele ki o güzelim adab-ı muhaşeremiz
gönüllerimiz de çirkeflik daima en üst başlık
aklın bir nebzesi de bende kaldıysa eğer
şöyle bir düşünüp durduğumda
kırk ayaklı suçlu gibiyiz
biz kendi ayıbımızı bile taşıyamazken
el alemin bunca zulmünün altında
bizim de ne işimiz var
eziliyorum tıynetsiz bu ruhsuzluklarda
her şeyi görüp duyuşta da
elden hiç bir şeyler gelmeyince
vicdanımı yakınca kor
nasıl da ıstıraplar çektiğimi
illa ki de sen onu gel de bir bana sor...
(10.08.2018) AZAP...
5.0
100% (33)