16
Yorum
41
Beğeni
5,0
Puan
1337
Okunma

İsyanın tedirgin tohumları
İçimde patlıyor sanki
çirkef ayrılığın gölgesine düşen
hangi çılgın aydı bizi bizden eden
gülüşlerime kırıkların dokunduğu günden beri
notalar hüzünle yarışırken
hüzzam taksiminde kayboldu ümitlerim
vuslat ararken seni bir trenin vagonlarında
bizi terk eden zemheri ayrılıklar, türedi yokluğunla
açmalık olsun diyorum umutlar
bu gelecek baharda
bitsin ayrılıklar gömülsün mezarlara
aşkı kalbimde unuttuğundan beri
hüzünlere meze oldu
şu zavallı yüreğim
bir yudumluk şarapmıydı
bir şarapnelin ağzından taşan
yoksa gurbet akşamlarının yalnızlığında
kızıl yakamozlarmıydı çığlık atan
ibresi yükseliyor atardamarımın
vuruyor şah damarıma yokluğun
ah, sevdamla yarım kalmış gülümsemeyle
konuşsa gözlerin
söylese geç kalmışlığını mazeretinin
ben seni zaten af ederdim
her sözün şah damarımdan vursa da beni
sensizliğin gecelerinde vurgun yedi yüreğim
telafisi olmayacak kadar
acılar biriktirdim sensizliğe dair
ah sevdiceğim
gün ışısa da neye yarar
sana aşık vurgun yemiş yüreğim
seni karsımda gören gözlerim
kalbimle kilitlenmedikçe
neye yarar sensiz doğan güneşim
ben ki senin o yokluğunla biterim
kaçıl diyor yüreğim
güneşin kavurduğu kumullardan
nedir ki umut dediğin
tut ellerinden savur lodosun bilinmezlerine
sen arkada,o önde
tutun yelelerine
belki götürür seni
aşkın savrulmamış küllerine
belki bir cemre kıvılcımlanır
bir giz sızar eski zamanlardan
ve doğar belki külün ateşinden
aşk bir daha
HÜLYA ÇELİK
5.0
100% (31)