16
Yorum
26
Beğeni
5,0
Puan
1682
Okunma

Zemherinin ayazında kalana
Güneşi andırır senin gözlerin
Sinesinde hançer izi olana
Yarayı ondurur senin gözlerin
Hüznü barındırır hem de vakarı
Ya aşkı yaşatır ya da efkarı
Düz yoldaki kulun yokuş yukarı
Yönünü döndürür senin gözlerin
Her faniyi hülyalara düşürür
Ferhat gibi yüce dağdan aşırır
Yokluğunda kederlerde pişirir
Alevde yandırır senin gözlerin
Benzeri bulunmaz Garp’da, Şimal’de
Ününü gezdirir, düşte, hayalde
Bir bakışla gül açtırıp cemalde
Acıyı dindirir senin gözlerin
Terkedilip, önyargılar güdenin
Güzellikten uzaklara gidenin
Bu sebeple aşka tövbe edenin
Fikrini kandırır senin gözlerin
Bir nefestir sabah esen yeldeki
Bir tutkudur kıymet bilen dildeki
Mecnunun gezdiği kızgın çöldeki
Ateşi söndürür senin gözlerin
Bir tenhada buluşunca yüz yüze
Özlem ile oturunca diz dize
Muhabbetle bakışınca göz göze
Sevmeye kandırır senin gözlerin
01.03.2018
5.0
100% (19)