Bilvesile kucağından ayrılan
Herkesin gözünde tüttüğü yersin
Hasretinle sınav olunca insan
Düşlerine servet kattığı yersin

Yeşilin hasına bürünmüş zemin
Mantıvarla hısım, civanperçemin
Ruhumuzu okşar yayla dönemin
Baharın koynunda yattığı yersin

Yaylaların mülkü hayal yükümün
Düşün ardı olmaz sende mukimin
Sarımsak Dağı’nda Lokman Hekim’in
Azrail’e kafa tuttuğu yersin

İnsani değerler korunur sende
Her yanda güvenle yürünür sende
Samanyolu başka görünür sende
Güneşin huzurla battığı yersin

Vatan diye atar herkesin kalbi
Seni başka tanır İstiklal Harbi
Saplandın bağrına bir kama gibi
Düşmanın üç buçuk attığı yersin

Suyuyla zemzeme rakip olmada
En fazla kaleye sahip olmada
İnsan sevgisine talip olmada
Allah’ın iltimas ettiği yersin

Eskiler Hökümet derler adına
Doyulamaz tirşiğinin tadına
Çıtımığa, hambelise, murduna
İnan Delibal’ın bittiği yersin

Çünkü sen Andırın’sın

Celil ÇINKIR – DELİBAL

Rivayet olunur ki Lokman Hekim ölümsüzlük ilacını Andırın’ın hemen yanı başındaki Sarımsak Dağı’nda yetişen bitkilerden ve otlardan yapar ve Misis’e gelir. Misis Köprüsü’nden geçerken bir gizli y/el dokunur ve Ceyhan’ın sularına gark eder ölümsüzlük ilacını. Sarımsak Dağı üç iklimin kesişme noktasıdır. Onun için orada dünyada bir benzeri az görünün yağış türü meydana gelir. Yağmurdan hafif çiyden kuvvetlidir bu yağış türü. Yöre insanı bu yağışa ZOPUR demektedir.