1
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1092
Okunma

kimi kavruluyor
yaktığı ateşlerde
kimi rüzgarsız
kimi
yağmur..
ben
duymadan sesini
sesimde
kadim bir yarayı sarıyorum
sesinle
her sabah.
uyandığımı bile bilmiyor
bu şehrin serçeleri
uyuduğumu bilmediği gibi baykuşlar
ellerimi
yanmış buluyorum
gözlerim kor
ayaklarım
eksik bir yanmadan kalıt
karşı pencerede
bir şiir okunuyor
diğerinde sala
yeryüzünün
kaçıncı yüzüyüm kim bilir
sen kaçıncı yüzü...
uzakdoğuda
çiçek bozuğu
buralarda
bağ bozumuna denk gelmeli diyor
mahallenin delisi..
ben
her öğlen
duymadan ellerinin sıcaklığını
ellerimde
ellerinle
kadim bir yarayı sarıyorum..
konar göçer sızılar var
kül bırakıyorlar
dumanı sırtlayıp
yaşanmışlıklar
eskimiş çoktan
çoktan ölmüş
kırlangıçlar..
ben
her akşam
görmeden gözlerini
gözlerimde
kadim bir yarayı sarıyorum
gecelerle..
10/02/2018
ödemiş
5.0
100% (8)