Salkım salkım üzümler, dizilmişler asmaya
Dar’ı kursalar korkmam, götürseler asmaya
Aldım en güzel resmi, duvarıma asmaya
Anıt gibi yükselir, karşımda yüce dağlar
Canan yine gelmedi, hasret yüreğim dağlar

Gidiyorken araçla, yolu iyice sağlar
Ticaretten anlayan, güzel menfaat sağlar
Duadadır her zaman, bize ölüler sağlar
Sevdiğimin sözleri, değerlidir inciden
Acı ise sözleri, o söz beni inciden

Gül döküpte üstüne, şu halıyı yere yaz
Kış bitince sevgili, geliyor bak bahar yaz
Varır isen o şehre, ulaştığın bana yaz
Yarim ile tanıştım, çiçekler dere dere
Tarlanın kıyısında, şırıl şırıl bir dere

Bitiyor bak bir tanem, sana verdiğim süre
Atmıştık biz düşmanı, bu yurttan süre süre
Yaralar iyileşti, merhemler süre süre
İş için şu gelenler, sanırım buldu yüzü
Alınacak beş kişi, işte patronun yüzü

Pazara gidiyorsan, bana mendil alsana
Çok ağır laf söyledin, şu gönlümü alsana
Vermiyorum diyor bak, yap iyilik al sana
Ne güzel ışık verir, duvarda gümüş şamdan
Bize misafır gelmiş, acem diyarı Şam’dan

Bülbülüme söz verdim, bahçe bana bağ bana
Selamımı gönderdim, bahçedeki bağbana
Bırakıp gidemem ki, senin saçın bağ bana
Sabahın seherinde, açıyordu gül erken
Şarkılar söylüyordu, yâri gördüm gülerken

Lüzumsuz’um şansın yok, senin sevdadan yana
Bir güzelin aşkından, kül oldun yana yana
Yamuk durdu çerçeve, biraz çevirsen yana
Şahit oldum o yârin, evinde dün yasına
Hiç kırılmak olur mu, şu umut dünyasına

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ