Seni özü sözü bir olmayan mürai
Ne anlayabildin aşkı, nede sevdayi
Kıtır kaypak sürdün, zevk û sefayi
Hoş kılar mı sanırsın, endam û edayi

Ben el emin biriyim, kulak ver şu sese
Velakin her cümlende vardı bi vesvese
İtikat etmek mümkün değildi nedense
Müptela kalmak güzel, insan aşık ise

Virâne eyledin düşürdün beni derde
Hasretle yazdım seni, şiire gazele
Salıverme ğari, yarenle tenkil eyle
Gönül pare pare, isyan etmem kadere

Hey gidi vurgun günler, ne oldu o yare
Hayat gazabında, oldun mu hayalhane
Ey Sürmelim derdim, kirpikleri şûhane
Saçları kır çiçeği, gözleri rındane.

Şu yokluğun varya, bulaşıcı bir elem
Hangi yarama, çare olacak ki merhem
Ben bir garip muhacir, sen dillerde acem
Dön, döngel artık, Senin aşığınam özlem.

Gün boyu beklerdim, yoktu bir gelen giden
Yaradana değildi, onaydi her sitem.
Deli bir çoçuk vardı, hepte umut eden
Gayrı gider oldum ehli, dert û kederden

Dünyam karanlık, sol yanım cehhenem gibi.
Yokluğun felaket, yerin yedi kat dibi
Sensizliğe alışamamış bir deliyim
Cıldıriyor bedenim Kum gibi dağ gibi.

Murat kurt